Ajda Pekkan söylüyor, ‘İstenmiyorsun artık…’

26 Ağustos 2013, 10:14

5181 kez okundu.

Hangi koltuğu işgal ederseniz edin, hangi ünvana sahip olursanız olun, belirli bir dönemden sonra bırakıp gitme erdemine erişmediyseniz, toplumun artık sizi istemediğinin de farkında iseniz, kalmak için, durmak için bu kadar ısrarın akıl ve ruh sağlığına iyi gelmediğini bilmiyor musunuz?

Doymadınız mı?

Bu kadar iştah, bu kadar hırs, neyin nesi a dostlar!

O koltuklar, o makamlar, o ünvanlar nikâhınıza mı kıyıldı da, bu kadar üsteliyorsunuz, bu kadar peşinde koşuyorsunuz, bu kadar heveskâr olup, istiyorsunuz.

Oturduğunuz, koltuğu ve gücü kullandığınız yetmedi mi?

Tamam, sofra mükellefti, her şey dört dörtlüktü, üstelik de yemekler son derece lezzetliydi, sofra zengindi de, ee, karnınız doydu, kalkmak için neyi bekliyorsunuz!

Yoksa sofrada ne var ne yok, sünnetlemeyi mi düşünüyorsunuz? Bak, herkes sana bakıyor, ne zaman kalkacak diye. Ee, kalk hadi, yeter gayrı.

Sonra…

Seni bu sofraya kimse davet etmedi, davetsiz misafirin nereye oturacağını bilemedin mi daha bu yaşa kadar. Bilemediysen, o da senin ayıbın! Ev sahibi, sofradakiler, kalksa da gitse diye gözünün içine bakıyor, darb-ı mesel anlatıyor, lakin duymamazlıktan geliyorsun, aldırmıyorsun, bir de pişkin pişkin sırıtıyorsun.

Pişkinliğin bu kadarına da pes doğrusu!

Yüzsüzlüğün de bir sınırı var, sen de o da yok!

Tamam, sana göre hizmet ettin, çalıştın, didindin, buraya kadar!

Eşek değiliz herhalde, teşekkür etmesini de biliriz. Az veya çok, iyi veya kötü!

Sağol, Varol, Allah razı olsun, tuttuğun altın, gittiğin yol düzgün olsun!

Ama yeteri bileceksin sevgili dostum!

Yeter sizin mahalledeki çirkin, evde kalmış kızın adı değil sadece.

Yazı yazıyorsun, sonuna nokta koyuyorsun. Nokta koymaz isen, cümlelere birbirine karışır, anlamlar birbirini boğazlar, neyi ifade etmeye çalıştığını karşıdaki de anlayamaz hale düşer.

O vakit, yani demem şu ki, çekil artık. Nokta koy, nokta!

Çünkü, kışı geride kaldı, yazı bitti…

Ajda Pekkan’ı bilirsin. Yaşı 65’i geçmiş kadın ama maşallahı var, taş gibi. Üstelik de son günlerin en sevilen şarkılarını o söylüyor, yine popüler, yine gündemde.

Sende popüler diyebileceğim bir meziyetin de yok! Şarkı bilmezsin, türkü dinlemezsin, söylesen de milletin seni dinleyeceğini pek sanmıyorum ya, neyse…

Ne demişti Ajda şarkısında, “İstenmiyorsun artık…” devamını söyletme bana.

Ucu dokunur.

NOT: Geçen hafta bir yazımda, istemeden, hiç ama hiç istemeden bir dostumu kırmışım.

Ondan defalarca özür diliyorum.