ZİRVEYE TIRMANMAK KOLAY, TAŞIMAK ZOR

GÜNCEL

Kervan Pastaneleri Yönetim Kurulu Başkanı Sami Kervancıoğlu, ‘Kariyer Günleri’ nedeniyle, KSÜ Ziraat Fakültesinde öğrencilere seslendi, işletmelerinin başarı hikayesini öğrencilerle paylaşırken, öğrencilerin de sorularını cevaplandırdı.

Sami Kervancıoğlu, Rektör Yard. Prof.Dr. Fatih Akıllı, Ziraat Fakültesi Dekanı Prof.Dr. Ali Kaygısız ile bazı öğretim üyeleri ile çok sayıda Ziraat Fakültesi öğrencisi karşısında yaptığı konuşmada, Kervan Pastanesinin nereden nereye geldiğini anlattı.

Kariyer Günleri’nin açılış konuşmasını yapan Dekan Ali Kaygısız, çağdaş üniversitelerin sadece mesleki eğitimin görüldüğü yerler olmadığını, kişisel gelişime de katkı sağlayan yerler olduğunu belirterek, öğrencilerin kariyer planlamada son sınıfa geldiklerinde değil, üniversiteye başlarken yapılmasının ve bu hedeflere doğrultusunda ilerlemenin isabetli olduğunu söyledi.

13 YAŞINDA TURGUT PEKEL’İN YANINA GİRDİM

Kariyer Günlerinin onur konuğu Sami Kervancıoğlu ise, doğduğu 1966’da Sakarya’da küçük bir dükkan olarak sektöre merhaba denildiğini ve 8 kişi ile işe başladıklarını belirterek, 13 yaşında iken Turgut Pekel’in yanına girdiğini, daha sonra da patronunun damadı olduğunu kaydetti.

Kervancıoğlu, o yıllarda şehirde pastane kültürünün bulunmadığına da dikkat çekerek, “O yıllarda teknoloji de yoktu ve dondurma da süt, kar, şeker ve sahlep ile yapılırdı. Bunun adı da ‘karsambaç’ idi. O zaman bu mesleğin kıymeti daha büyüktü, biz unutamadık. Sonra Uğur bir makine çıkarttı, teknolojik anlamda bu sektör bu makine ile ilk kez tanıştı. Biz  , aşımızı, işimizi sevdik. O zamanlar günlük 15 kg. üretim vardı, bunu ilk etapta 100 kg.’a çıkarttık. Bununla yetinmedik, teknolojiyi takip ettik. İtalya’ya gittik, geldik ve bunları yaparken de çok bedel ödedik. Ama sistemi öğrendik, hedefi de 100 kg.’dan 500 kg.’a çıkarttık. Şimdi günlük 45 ton dondurma üretimimiz var. İç piyasa yanında, dışarı açıldık, dünyaya açıldık, büyüdük.” dedi.

TESİSLERİMİZİ GEZMEYE DAVET EDİYORUM!

Konuşurken gülümseyen, sade ve yalın dil kullanan, konuşurken öğrencilerin zevkle ve keyifle dinlemesini sağlayan Kervancıoğlu, devamında Ziraat Fakültesi öğretim üyeleri ve öğrencilerini tesislerini gezmeye çağırdı, her türlü fikirlere, eleştirilere ve önerilere açık olduklarını yineleyerek, “Geçenlerde, İzmir’den aradılar. Dondurma ustamızla konuşmak istemişler. Ustamızı yanımıza çağırdım, arayan bayanın ne diyeceğini merak ediyorduk. Bize, ‘sizi tebrik ediyoruz. Bize damak zevki aşıladınız, harika dondurma yeme alışkanlığı verdiniz. Ürettikleriniz mükemmel’ deyince, biz de ürettiğimizle, markamızla gurur duyduk. Dondurma Gaymak bir başka markamız. Biliyorsunuz bunun filmi de çevrildi, bizi de o filme sponsor olmuştuk. Bugün itibariyle, sektör olarak tüketimin yüzde 5’ini biz karşılıyoruz. Yüzde 95 yabancılara ait. Şimdi yeni yatırımlar peşindeyiz. Son teknoloji ile tabi. Günlük üretimi 45 tondan 60 tona çıkartmayı hedefliyoruz. Çünkü talep var. Ürettiğimizi önce kendimiz tüketiyor, sonra da müşteriye servis ediyoruz.” diye konuştu.

HERGÜN DARAĞACINA ASILIP, İNİYORUZ!

Yorulmadıklarını, çünkü sorumluluklarını bildiklerini, gıda üretiminin kolaya bir sektör olmadığına da vurgu yapan Kervancıoğlu, bir ilginç tespitte daha bulundu, “Biz sektör olarak, hergün darağacına asılıp, hergün iniyoruz” diyerek işlerinin kolay olmadığını söyledi; “İşinizi severseniz, başarı kendiliğinden geliyor. Başarı öyküleri kolay yazılmıyor. İstişareyi ilke edindik. Çalışanlarımızla dahi istişare etmekten kaçınmıyoruz. Bize zaman zaman, neden önlük taktığımızı sorarlar, onlara, işimizi çok sevdiğimizi, işimize ve müşteriye saygımızdan kaynaklandığını izah ediyoruz. Bunu yapmazsanız, emek ve alın terinden söz edemezsiniz. Ben ilkokul mezunuyum, bundan da gurur duyuyorum. Ve bugün siz gençler, inanın sizin yerinizde olmak isterdim. Sizlerden ricam, bölümünüzün, üniversitenizin kıymetini bilin. Biz bunu çocuklarımıza da anlatıyoruz. Çünkü Kervan bir aile. Çırak olarak girdiğim yerde, patronumun kızı ile evlendim. İşin başının dürüstlük olduğunu bize kayınpederimiz öğretti daha ilk günde. Biz dürüstlüğe kalite kadar önem veren bir firmayız” şeklinde konuştu, disiplinin, ekip ruhunun başarı hikâyeleri için yeterli etkenler olduğuna vurgu yaptı. Geldikleri noktada, Dubai, Katar ve Çin’den sonra Rusya pazarına da girdiklerini sözlerine ekledi, ürünlerinin üzerindeki etikete Türk bayrağını simgeledikten sonra satışlarının daha da arttığını belirtmeden geçemedi, son olarak da Türkoğlu civarında 300 dönümlük dondurmanın temel hammaddesi olan süt üretimi çiftliği kuracaklarını sözlerine ekledi.

Kervancıoğlu öğretim üyelerinin ve öğrencilerinin çeşitli sorularını cevaplandırdı.

Kariyer Günlerinin finalinde ise Rektör Yardımcısı Prof.Dr. Fatih Akıllı yaptığı konuşmada, Sami Kervancıoğlunu ve Alpedo’yu tebrik etti, başarı öykülerinin kolay yazılmadığını paylaştı, gençlere seslenerek, kararlı ve emin adımlarla hareket etmelerini salık verdi.



Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.