O hale geldik ki, toplum belden aşağı vurmayı, hakaret etmeyi eleştiri zannediyor. Bunu meslek edinen bedensizler ve densizler var ne yazık ki.
Tamam, eleştiri kültürüne alışmadık daha. Bir insanı takdir edersin, översin, olmayan meziyetlerini bile yazarsın, arayıp da bir kuru teşekkürü esirgerken, ne zaman ki eleştirdin, çuvaldızın ucunu batırdın, bakıyorsun havalara hopluyor, ‘Sen kimsin, nasıl olur da beni eleştirirsin, mahkemede görüşürüz!’ tehdidi savuruyor.
Tamam şekerim, git mahkemeye ver, yalnız sen de eleştirirken dozunu iyi ayarla, seviyeyi bozma, belden aşağı vurma, kimsenin özel hayatına girme. Birilerinin özel hayatını didiklerken, meşhur olacağım, çokça okunacağım diye insanların yaşamını karartmayı kafana koyduysan, önce bir aynaya bakmanı tavsiye ederim.
Kazan dibin kara, seninki benden kara misali.
*
Hani bir söz var, ‘Çalma el kapısını el ucuyla, çalarlar kapını var gücüyle!’
Öyleleri var ki, kendi kıçındaki pisliği görmez, başkasının gözündeki çapağa laf sokuşturur.
İçermiş, hovardalık edermiş, bana ne!
Alemciymiş, hızlı araba tutkunuymuş, sana ne!
Hani Nasrettin Hoca’ya gelmiş birisi, ‘Hocam bak şu çocuk bir tepsi tatlı götürüyor’ demiş. Hoca hazır cevap zaten, ‘Bana ne!’
‘Tamam da, o bir tepsi tatlı sizin eve gidiyor!’
Hoca sinirlenivermiş hafiften, demiş ki; ‘Sana ne!’
Herkesin özel hayatı kendine. Harcıyorsa, içiyorsa, toplumu rahatsız etmeyecek, aile kavramını yerle yeksan etmeyecek hareketler ve tutum içindeyse, bırak herkes özgürce hayatını yaşasın!
*
Mahalli seçim gelmiş, kapıya dayanmış. Adayları daha koltuklarına oturtmadan yıpratmaya, özel hayatları ile kamuoyu önünde hedef haline getirmeye çalışmak, bunu muhalif siyasilerin gözünün içine sokarcasına para beklemek, en hafif deyimle topluma ve insani değerlere saygısızlıktır.
Buna işadamlarımıza yapılan çirkin saldırı da dahil
Alacağı o kirli para, eline geçtiğinde en güçlü temizleyici bile solda sıfır kalacaktır. Merhum Abdürrahim Karakoç’un dediği gibi, ‘Kirli ellerde görünce paradan utandım…’
*
O hale geldik ki, hele şu seçim üzeri, insanlar birbirinin açığını aramak, deşifre etmek için fırsat kolluyor. Bazıları da bu açıkları, bu kendisini ilgilendirmeyen özel hayatı paraya çeviririm, nasıl eder de tehdit ve şantajla para sızdırırım derdinde, hesabında iken, başkalarının da kendisinin kapısını çalabileceğini unutmasınlar!
Deprem mağduriyetlerini ranta çevirme gayret ve telaşlarını, art niyetlerini bir tarafa bırakarak, acımasızca, hunharca, terbiyesizce insanların özel yaşamına saldırmak ve bundan nemalanmaya çalışmak, alçaklıktır, suçtur ve vebali vardır.
Ele verir talkını, kendi yutar salkımı hesabı bu tipler için. Yani bu bedensiz, bu densizler için.