Aşağıda okuyacağınız yazı, sevgili Ömer Boyalı'ya ait. ben de yazacaktım, baktım Ömer benden daha mükemmel dile getirmiş meseleyi, bize söz bırakmamış.
boynuz kulağı geçer derler ya, bu da öyle olmuş. Buyurun Ömer Boyalı'nın yazısı;
*
"2014 yerel seçimlerinin hazırlıkları başlamasıyla birlikte şimdilik, il, ilçe ve merkez ilçe belediye başkan aday adaylarının da isimleri ön plana çıkmaya başladı.
Yerel seçimlere yaklaşılırken, belediye başkanı olacak kişilerde öncelikle hangi vizyonlar aranmalı ya da nasıl bir vizyona sahip oldukları sorgulanmalı bence...
Başlıklar altında toplamaya çalışırsak, kamusal hizmetlerde sorumluluk alabilen, idarecilik yönü en iyi derece de gözlemlenmeli, halkla ilişkilerinde özellikle birebir görüşmelerde hem soğuk kanlılığını, samimiyetini ve sıcak kanlılığını yitirmeyip her adımında korumalı da... Bürokrasiyle ilişkilerinde ciddi kartvizit sahibi, hem il içerisinde hem de il dışında siyasi kimliğini kanıtlamış, kişilik ve karakteriyle hiç olmazsa kanını ısındırmalı insanın.
Gelelim proje ve çalışmaları hakkında eğer yeni adaysa, kendisinden önceki belediye başkanını aratmamalı, hem yazımın ilk satılarında anlatmak istediğim yönleriyle, hem de proje ve hizmetleriyle...
*
Eğer yeni dönemde de kendisini o koltukta görmüşse, karakterini ve kurumsal ahlakını zafiyete uğratmadan, gururlanmadan, egolarına yeni egolar eklemeden, kendisine tekrar verilen bu şansa kapris sahibi olmadan sahip çıkıp, bir önceki dönemden daha olgun, daha hızlı, hareketli, kombine yeniliklerle sahip çıkmalı...
Bünyesinde bulunduğu kurumda ekibini kendi vizyonuna sahip kişilerle, donanımlı kadroyla oluşturup, varlığını hissettirebilen kabiliyet sahibi kişiliklerle oluşturup, mücadeleleriyle, sıcak ve hararetli dönemlerde serin sur serpip, soğuk ve dirence ihtiyaç duyulan dönemlerde de sıcacık yüreklerle kanını ısıtmalı vatandaşın...
Yerel seçimin ilk dönemlerinde il ve ilçede mevcut bir çok belediye başkanından memnun olanda da var, olmayanda... Tıpkı önceki satırlarda anlattığım vizyona sahip belediye başkanlarının olduğu gibi veya sahip olmayanların da var olduğu gibi... Bunlardan bir kaçı, Önsen Belediye Başkanı Alaeddin Devlet Ülger, Beyoğlu Belde Belediye Başkanı Osman Okumuş, Kılılı Belediye Başkanı Mehmet Bezirci, memnun kalınmayan belde belediye başkanlarından ise Kürtül Belediye Başkanı Mehmet Uzun, Fatmalı Belediye Başkanı Servet Bekereci gibi...
*
İlçe belediye başkanlarından ise, Afşin Belediye Başkanı Fazlı Aydoğan, Pazarcık Belediye Başkanı Kamil Dalkara yaptıklarıyla kendi halkının sevgisini kazananlardan...
Geldikleri günden bu yana ilçeleri için bir şeyler yapmaya çalışan ama bir türlü istenilen seviyede hizmet sunamayan gayret göstermelerine rağmen beklentilere cevap bulamayan Elbistan Belediye Başkanı Durmuş Küçük gibi, hiç bir etkinliği olmayan ilçeye bir türlü kendisini kabullendiremeyen Türkoğlu Belediye Başkanı Mustafa Taşhan gibi...
Vizyon sahibi dedik ya, ne yaparsak yapalım bir yerler, bir şeyler eksik kalıyor yine de... Seçim öncesi neler neler vaat etseler de, bir çok sözlerde bulunsalar da belediye başkanlığı koltuğuna oturduktan sonra beklentilerin karşılığını alamıyoruz...
Kim bilir, belki istenmeden oluşan bir durum ya da o koltuğun ağırlığını kaldıramamaktan kaynaklanan, kurumsal idarecilik yeteneklerinin eksikliklerinden dolayıdır bu zafiyetleri...
*
Ama ben şunu biliyorum ki, Beyoğlu Belediyesi, Kılılı Belediyesi, Pazarcık Belediyesi, Afşin Belediyesi istenilen belediye başkanına kavuşmuş, buralardaki vatandaşlar bir sonraki dönemde de yine bu isimlerin vizyonundan nasiplenmek istiyor.
Elbistan Belediyesi olarak mutlaka emek verilmiştir, çaba gösterilmiştir ama Elbistan halkı gereken ve beklenilen adımların eksik atıldığını düşünerek kulislerine, kurumsal yapıda, gerektiğinde siyasi rol üstlenebilen, hareketli, donanımlı, bol argümanlı, sıcak kanlı, samimi ve vatandaşla gerektiğinde iç içe ola bilen, sosyal ve kültürel kimlikli bir belediye başkanı arzusuyla konuşmalarına renk katmaya çalışıyorlar.
Kulislerdeki bu renklerinin arasına, yıllardır müteahhitlik alanında hizmet vermiş, bir dönemde belediyecilik alanında hizmette bulunmuş, siyasi iradesi olan, projelerle içli-dışlı, her projeye yenilik katabilecek, geliştirebilecek, samimi ve sıcak kanlı bir isim katmışlar, bu isimde İnşaat Mühendisi Akif Çolakoğlu...
Elbistan için yeterli düşünmediği hizmetlerin önünü açmak için, Elbistan'ın çehresine yeni renkler katmak için, altyapı, sosyal ve kültürel faaliyetlere yeni değerler kazandırmak, spor faaliyetleri ve tesisleşmede basamak yükseltmek adına yenilikçi, insan ayrımına son verecek isim olarak kulislerde değerlendirilen inşaat Mühendisi
*
Akif Çolakoğlu...
Gerektiğinde Kahramanmaraş ve Elbistan için büyük güç, büyük fırsat olan Ak Parti Kahramanmaraş Milletvekili Mahir Ünal'ın siyasi gücünün etkisini kullanarak, Elbistan'ı yepyeni bir çehreye kavuşturabilecek, dinamizm kazandıracak aday olarak konuşulan isimlerden İnşaat Mühendisi Akif Çolakoğlu...
Kahramanmaraş Merkezinde ise hem büyük şehir, hem de merkez ilçe belediye Başkanlarına çok büyük işler düşüyor önümüzdeki günlerde... Vizyon sahibi dedim ya, bu vizyona sahip kişiler seçim dönemine girildiğinde kendilerini bu anlamda ispat edemedikleri müddetçe çook zorlanacaklar...
Kahramanmaraş merkezde adaylardan çok partiler ön plana çıkıyor ama, vizyonda çok önemli aktör olarak göze çarpıyor. Eğer Kahramanmaraş halkının vizyon düşüncesine bakarsanız, isimler arasında karamsarlık oluşmuyor, siyasi olarak bakarsanız iki parti arasında gidip geliniyor. Yani artık Kahramanmaraş halkının vizyon ihtiyacı olduğu da bir gerçek...
Son 10 yıla bakarak, yapılan yada yapılmayanlar halkın çok büyük dikkatini çekiyor. Halkın içerisine girdiğinizde mevcut merkez belediye başkanından çok muzdarip, neden diye sorduğunuzda da suskun ama içten içe de "Kahramanmaraş’ta belediyecilik vizyonunu bulamadık" diye de serzenişler var. Yani hem merkez ve ilçelerde, hem de beldelerde halkın büyük bir çoğunluğu Belediye Başkanı vizyonu nerde diye sorup, Belediye Başkanı vizyonunu arıyor!"
NOT: İstanbul'daki Kahramanmaraş Tanıtım Günlerine katılıyorum. İki - üç gün yokum, hakkınızı helal edin! Gidip de dönmemek var.