Hem madden, hem bedenen insanı yoran, masraflı bir bayramdı geride bıraktığımız. Hepsinden öte, kurbanlıkların site ve apartmanlarda ayrılmış bölümlerde kesilmesi dahi yasaklanınca, zaten açıkta kesmek, çirkin görüntü kirliliği vermek dünden cezayı gerektiriyordu, kurban kestirmek tam bir işkenceye dönüştü bu bayramda.
Şimdi senin, benim adıma kurban kesenler çoğalınca, ilk darbeyi o dürüstlük abidesi yurt, vakıf her neyse adını vermek istemiyorum, onlardan yedim. O sözde güvenirlilik abidesi olarak lanse ettiklerimizden yedik kazığı…
İnandırdılar, güvendirdiler, son dakikaya bıraktırdılar. Sonunda bereket versin imdadımıza Serintepe Öğrenci Yurdu yetişti de, geç de olsa görevimizi yerine getirmiş olduk.
Çoğu kişisel veya kurumsal rant peşinde, çoğu şarlatanlık düşüncesinde. Allah rızası imiş, hayır işlemek imiş, vatandaşa yardımcı olmak imiş, geçin onu…
Neyse… Bu meselede yazacak çokşey var da es geçiyorum.
Allah herkesin kurbanını mübarek eylesin!
*
Malum, eş dost ziyareti, e biz de yaşlandık gayrı, bize gelenler daha fazla. İade-i ziyaretler, kurban etinden yemeler, dağıtmalar, tatlılar, ikramlar…
Bildiğimiz, alışkanlıklarımız, dini vecibede olması gerekenler.
Geçtim!
*
Bayramın ikinci günü idi bayramlaşmalar. Belediye bayramlaşmasına ilk ez gittim. O ne kalabalıktı öyle. Maşallah olmayan yoktu. Başkan Mustafa Poyraz’ın yüzünden mutluluk akıyordu adeta. Siyasiler, (özellikle AK Partililer) muhtarlar, belediye çalışanları ağırlıkta olunca, bayramlaşma töreni uzun sürdü haliyle.
Sonra protokol.
Öğretmenevi…
Bu yıl süreyi 45 dakikaya indirdiler. Çünkü geçen sene de yaşandı, bayramlaşan gurup salonu terk ediyor. Oturup iki hanek etmek yok. Dertleşmek, hasret ve özlem gidermek nanay!
Öğretmenevi’ndeki protokole gelmişken, iki kelime de Öğretmenevi Müdürü Zekeriya Kahveci dostuma değinmek istiyorum.
Kendisini severim, beyefendi insan. Hatır gönül bilen. Saygılı…
Ama o gün, gazetecilere nerede duracağını öğretmeye kalkışması görevi değil, haddi hiç değildi. Gazeteci orada süs biberi değildi, görevini yapmak için ordaydı. Resim çekecek, haber yapacaktı gazetesine, sitesine. Ve o haberi de müdür Zekeriya Kahveci okuyacaktı.
Yaptığı yanlıştı, saygısızlıktı. Bu bakımdan bendeniz dâhil bazı gazeteci arkadaşlarım salondan çıktılar, terk ettiler.
Müdür Zekeriya Kahveci kendi işini yapsaydı, gazetecilere nerede duracağını öğretmek yerine kendi işine baksaydı, daha doğrusunu yapardı. Biz nerede durup durulmayacağını kimseden öğrenecek değiliz.
Bu bakımdan, bendeniz dâhil gazeteci arkadaşlarımın tepkisini, sızlanmasını yerinde ve haklı buluyorum.
Yakışmadı Zekeriya hocam!
*
Bir de, MHP’nin başta Milletvekili Mesut Dedeoğlu olmak üzere, tam kadro bayramlaşmaya gelmesi dikkat çekmedi değil. Teşkilat doğrusunu yapmış, vekil ile el ele vererek, dosta düşmana birlik beraberlik mesajları vermişlerdi. Tabana da…
*
Acısıyla tatlısıyla, sevabı günahı ile bir bayram daha geride kaldı. Hayat devam ediyor, insanlar ekmek kavgasında.
Yeniden işe başlamak, bir bayramı daha geride bırakırken, eşe dosta, cümle âleme sağlıklı günler dileğiyle nice bayramlar dilemek.
NOT: Kahramanmaraşlıların, okurlarımızın 89. idrak ettiğimiz Cumhuriyet Bayramlarını kutlarım!