Bir haftada çadır kent!

23 Ağustos 2012, 10:01

1720 kez okundu.

Komşumuz Suriye’den, Esad’ın zulmünden kaçarak Türkiye’ye sığınan, özellikle güney ve güneydoğu’daki illere yerleştirilen mültecilerden bir gurup mülteci, Kahramanmaraş’ta konuşlandırılmaya başlandı.

Bayramın son günü, değerli dostum, sözüne ve her hareketine güvendiğim, imzamı, kalıbımı bastığım İhsan Karadutlu ile, mültecilerin barınması için kurulacak çadır alana gittim.

Gittim ve gözlerime inanamadım.

Sevgili dostuma sordum, burası ne kadar zamanda yapıldı diye…

Bir hafta deyince, küçük dilimi yutacak oldum!

Hatırlanacağı üzere, bugün sayıları 3 bine yaklaşan sığınmacılar için daha önce Türkoğlu Organize Sanayi Bölgesi (Ceceli köyü çevresi) önerilmiş, ancak Türkoğlu Belediye Başkanı Av.Mustafa Taşhan’ın bölgenin bir sanayi alanı olmasını ileri sürerek karşı çıkması üzerine, Ferhuş’taki alan (Havaalanına bakan meyilli arazi) düşünülmüş, ancak bu alanın da çadır kent için uygun görülmemesi üzerine, sanayi arkasındaki 800 dönümlük alana çadır kent kurulması kararlaştırılmıştı.

Küçük sanayi sitesi ile Doğukent arasında kalan arazi, aslında Sanayi Sitesi Kooperatifine ait iken, kooperatif yetkililerin ikna edilmesi neticesi, mültecileri burada misafir etmenin daha isabetli bir karar olduğu kanaati ardından çalışmalar başlamıştı.

Yaklaşık bir hafta önce başlayan çalışmalar neticesi, zemin sertleştirilmiş.

Gittiğimde, hummalı bir çalışma ortamı gördüm. İşi alan müteahhitler, zaman ve saat mefhumu olmadan, düşünmeden 24 saat çalışıyorlarmış ki, inanılmaz bir tempo var alanda.

Herkes özveriyle çalışıyor.

Edindiğimiz bilgilere göre, çadır kentin kurulması için sorumluluk il özel idaresi genel sekreteri Servet Güngör valilikçe görevlendirilirken, koordinatörlük görevi de Köy Hizmetleri eski yol müdürü, bugünün il afet müdürlüğü yetkilisi Sermin Ünsal’a verilmiş.

Kahramanmaraş Valisi Şükrü Kocatepe’nin hemen her gün çadır kentçin kurulacağı alandaki çalışmaları denetlediği bilinirken, bu işin asıl sorumlusunun da afet işleri il müdürü İhsan Karadutlu olduğu biliniyor.

Ancak, bugün sevgili Akif Arslan’ın dediği gibi, bilgi vermekten kaçınmayacaktı, sadece bu bilgileri görsel medya’ya vermekle kalmayıp, yerel medya (Hele hele Akif Arslan geldikten sonra atağa kalkan Bugün Gazetesine) çalışanlarını bu bilgilendirmeden mahrum bırakmayacaktı.

Bırakmaması lazım diye düşünüyorum.

Yerinde oturan yok, herkes arazide, herkes talimatları yerine getirme telaşında.

Alanda il özel idaresi (eski adıyla Köy Hizmetleri müdürlüğü) elamanlarından 60 kişi özveriyle çalışırken, yine aynı kuruma ait 30 araç (kepçe, silindir, kamyon ve arazöz) günün yirmi dört saati mesai yapıyor.

Başbakanlıktan gelen talimat doğrultusunda, 25 Ağustos’a yetiştirilmesi istenirken, bunun 27 Ağustos’a sarkması bekleniyor.

Çünkü vakit yok, zaman dar.

Haliyle bazı bürokratik işlemler birkaç güne sığdırılmak zorunda kalınmış. Çünkü emir büyük yerden, vakit yok, çünkü mültecilerin gelmesi an meselesi.

Büyük bir ihtimalle, bir önyargıyı ortadan kaldırmak için yazıyorum, yaklaşık 20 bin kişiyi barındıracak olan 4 bin çadırdan (Çadırlar için bir bedel ödenmemiş olup, tamamı Türkiye’de ilk, Birleşmiş Milletlerden gönderilen çadırlardan oluşuyor) ilk etap dün alana kurulmaya başlandı.

Çadırların kurulmasına, çalışmalara nezaret eden, denetleyen, kontrol görevini yürüten ekibin başında Servet Güngör, İhsan Karadutlu, Sermin Ünsal ve bu meselede deneyimlerini de ortaya koyarak çadırkent’in kurulmasına yardımcı olan Ali Rıza Çalış bulunuyor.

Dedik ya, hummalı çalışma tam gaz sürerken, dün bir kısım çadırların alana kurulduğu bilgisi ulaştı elimize.

Bu bilgi geldiğinde, yaklaşık 900 Suriyeli’nin de KAFUM’a yerleştirildiği bilgisi geldi.

Alanda mahalleler oluşacak, sığınmacıların ihtiyaçları tamamen devlete tarafından karşılanırken, bölgenin can ve mal güvenliğini temin için de emniyet güçlerinin barınabileceği yer ile, yine mültecilerin sağlık sorunlarını giderici, müdahale edici bir salık çadırı da oluşturulacak, ancak misafirlerin yemekleri dışarıdan, yemek fabrikasından gelecek ve mültecilerin her türlü giderleri, ihtiyaçları devlet tarafından karşılanacak.

Yaklaşık 800 dönümlük alanda yapılan çalışmalar (bazı hizmetler ihale yoluyla özel sektöre, müteahhitlere verildi) son sür’at devam ederken, mültecilerin barınacağı çadırların etrafı da tel örgülerle çevriliyor, her türlü gözetleme, uydu sistemleri kuruluyor, aydınlatma çalışmaları da gece gündüz devam ediyor.

Kurulacak çadır kent için ilk etapta 15 milyon lira harcanacak.

Bu para, bu sıcak nakit şehre akacak.

Esnafa, çarşıya-pazara hareket gelecek, bayram sonrası yaşanacak durgunluk yerini hareketliliğe bırakacak, bazılarına iş imkanı çıkacak, çıktı bile…

Bu bakımdan,