Bir öğretmenler günü yazısı ve beni iyi dinle genç kardeşim! Sesime kulak ver!

24 Kasım 2016, 10:06

375 kez okundu.

Diyorlar ya hani, sosyal medya çıktı, yiğitlik, mertlik bozuldu. Nasıl ki Köroğlu döneminde tüfek icat olmuş mertlik bozulmuştu, şimdi silahın yerini sosyal medya aldı. Vuran vurana... Üstelik de gençlik kim vurduya gidiyor! Kimse kimsenin gözünün yaşına bakmıyor. Gençlik bir felakete sürükleniyor. Bataklığa... Uyuşturucu kullanma yaşı ortaokul çağlarına kadar inmişken, toplumsal ahlak dağlara kaçmışken, öğretmene, ataya, büyüklere sevgi - saygı sizlere ömürken, beni iyi dinle genç kardeşim.

Yarın sen de büyüyeceksin. Sen de evlenecek, çoluk çocuğa karışacaksın. Senin de gencecik evlatların olacak. Baba olarak sorumlulukların olacak. 'Eyvah!' demeden, 'Geç kaldım!' diye çırpınmadan, 'Ben nerede hata yaptım!' diye dövünmeden, geleceğini inşaa etmeye bak! Ama sağlam temeller üzerine kur bu inşaayı. Dilini, dinini, geleneklerini ve geçmişini sakın aklından çıkartma!

İki bin yıllık tarihin var, her milletin geçmişi gibi senin de tarihin iniş ve çıkışlarla dolu. Doğrular kadar yanlışlar, artılar kadar eksiler bulabilirsin. Ancak bu senin yüce bir millet olduğunu değiştirmez. Köküne, geçmişine sahip çık! Çünkü sen, 'Kökü mazide olan atisin' (gelecek) Neslini, geçmişini, geleneklerini sakın ola ki inkar etmeyesin! İnkârcılık seni geçmişinden soyutlar, kendi öz benliğinden uzaklaştırır! Bunu aklından çıkartma!

Yeryüzü durdukça sen de olacaksın!

Özgürlüğün sembolü al bayrağın semalarda dalgalanmalı.

Etnik, mezhepsel vs. her türlü ayrımcılığın karşısında ol!

Sakın ha oyunlara, tezgâhlara, kumpaslara geleyim deme!

Çünkü sen Türkiye Cumhuriyetinin bir ferdisin, evladısın.

Ne kimseyi ez, ne kimseye kendini ezdir! Haksızlık karşısında boyun eğme haksız olana! Geldiğin her hiçbir zaman seni tatmin etmesin, hedeflerini her daim yüksek tut!

Zekân, azmin, senden önde olanlardan eksik değil, yeter ki kendine güven.

Bilginin peşinden koş, unutma, Allah'ın ilk emri; 'oku!'

Vicdanının sesini dinle, sakın ola ki adaletten ayrılma! 'İnsanı yaşat ki devlet yaşasın' diyen ecdadının sözünü kulağına küpe eyle!

Haytalığı bırak, soytarılıktan vazgeç, sarhoşluktan kendini sakın, kötü arkadaşlardan uzak dur! Çalış, çok çalış! İnsanların sana olan umutlarını, güvenlerini, itimatlarını boşa çıkartma! Yeryüzünde insanca nasıl yaşanmalı, sorusuna cevaplar ara! Sorumluluk sahibi ol, ama sorunun bir parçası olmaktan uzak tut kendini.

Sen her zaman, her şeyin en mükemmeline, en iyisine, en güzeline talip ol. Bileğinin hakkıyla, alanının teriyle kazanmayı bil, çünkü; kazancının en tatlısı helal olanıdır.

Senin üzerinden toplum mühendisliği yapanlar oldu ve bundan sonra da olacak, oyun kurucular, kumpasçılar, tezgâhçılar farklı farklılıklarla çıkacaklar karşına.

Kimisi inancını kullanarak yapacak bunu, kimi tarihi satarak.

Kimi içeriden vurmaya çalışacak seni, kimi okyanus ötesinden.

Kimi mikrop milliyetçilik yaparak bölmeye çalışacak, kimi mezhepçilik...

Her ne olursa olsun, sen 'fikri hür, irfanı hür, vicdanı hür' bir fert olarak yarınlara güvenle bakmayı dene!