banner1524
  

Dün, siyasi arenada bir yılını dolduran Merkez Parti’li bir üyenin 13 yaşındaki evladı vefat eder. Eder ve ikindi namazını müteakip Şeyhadil mezarlığına defnedilir.

Partili üyenin adı Şükrü Çiftçi.

Yakınları cenaze ile mezarlığa gelirler, cami imamı Kur’an okuyacak ve cenaze defnedilecek. Her zaman, her yerde bu böyle. Ancak bakarlar ki caminin imamı yok. Gelmemiş. Eee,  Kur’an okunmadan da defnedilmez. Mezarlıkta bulunan biri Kur’an okur ve cenaze defnedilir.

Çünkü cenaze sahibi gariban bir adam. Şayet varlıklı,  ünvanı olan biri olsaydı, bir değil, birkaç hoca efendi birden gelirdi.  Gür sesleriyle Kur’an okur, cenaze defnedilirdi. Ama olmadı, hoca efendi, ‘beni mezarlığa giderken almadılar ki’ bahanesine sığınır.

Doğru mu, eğri mi bilmiyoruz. Bilenen o ki, hoca efendi, imam cenaze defnedilirken yoklardı.

(Ancak sonradan öğreniyoruz ki, cenaze sahipleri hocaefendiyi almadan mezarlığa gitmişler.)

*

Dünürüm vefat edince, Türk-İslam geleneğine göre, mahallesindeki bir camide sela’sı verilir. Cümle alem duysun diye.

Metni alıp evin yakınındaki Mustafa Sabancı camiine gittim. Kapılar kapalı. Cam üzerinde isimleri olmayan imam ve müezzinin telefonları yazılı. Açtım, bakan yok. Cevap alamadım. Telaşımı gören cami bitişiğindeki yaşlı bir insana meramımı anlattım. Bana; “Caminin ne imamı var, ne müezzini. Bir süre önce ikisi de ayrıldı, yerine yenileri atanmadı” deyince, “Peki ezanı kim okuyor, namazı kim kıldırıyor?” diye sorduğumda ümitsiz vaka gibi başını salladı iki yana, sonra söyledi; cami cemaatinden bir gönüllü bu işi yapıyormuş.

Yaşlı adam, “Sen kağıdı bana ver, hallederim” deyince, ümitsizce çekip gittim. Ulu Camii’ye…

Öğrendim ki, ismini bile bilmediğim o gönüllü iyi kalpli insan sela’yı vermiş. Duyurmuş mahalle sakinlerine, cenaze yakınlarına.

Müftüm… Bu ne yaman çelişki azizim. Kentin merkezinde, üstelik de çok sayıda cemaati olan bir caminin imamı, müezzini nasıl olmaz. Memlekette adam kıtlığı mı var? Diyanetin başı olarak imamlara, müezzinlere söz geçiremiyor musun? Zaten müftülüğün altını cemaatin bankasına kiraya verdiğin için sabıkalısın, sabıka kaydın şişiyor haberin olsun! Diyanete, camiaya hakim olmadığına ilişkin kulaklarımıza gelenler hoş değil. Daha iki ay önce sayın validen yediğin fırçayı kimse unutmadı, biraz dikkat etsen iyi olur sevgili müftüm. Son olarak bu meselede şunu söylemek istiyorum, suyunun ısındığına dair bilgiler ve laflar konuşuluyor sağda solda, haberin olsun!

*

Ve…

İki gün önce hayata gözlerini yuman dünürüm, gazetemizin genel yayın yönetmeni, oğlum Gencay Fiskeci’nin kayınvalidesi Hayriye Lale Akalın Hak’kın rahmetine kavuşunca, cenaze için camiye ve taziye için Binevler Taziyevi’ne gelen, telefon açıp başsağlığı dileğinde bulunan, acılarımızı paylaşan tüm dostlara teşekkür ediyorum.

Sağ olsunlar, var olsunlar!

Dikkat!

Yorum yapabilmek için üye girşi yapmanız gerekmektedir. Üye değilseniz hemen üye olun.

Üye Girişi Üye Ol

banner1527