Her şehirde olduğu gibi, Kahramanmaraş’ta da toplu taşıma araçları var. Bir bedel karşılı, insanları ulaşabilecekleri yere götürürler, bırakırlar.
Hadi alıştık artık, hız yaptıklarını, bir müşteri için, (onlar ördek derler) birbirleri ile ralliye çıkmış gibi yarış yaptıklarını, güzergâh bile değiştirip kafalarına göre hareket ettiklerini, durak harici indirme-bindirme yaptıklarını, dolmuş veya otobüslerini temiz tutmadıklarını, sürücü ve muavinlerin kılık kıyafetlerine dikkat etmediklerini, semt pazarı esnafı gibi, yasak olmasına rağmen çığırtkanlık yaparak müşteri çağırdıklarını, çoğu zaman bir müşteri için kavgaya tutuştuklarını, birbirlerinin arabalarını yaktıklarını, karakolluk olduklarını kanıksadık.
Bunlar her gün yaşanan hadiseler.
*
Dolmuş durağına halk otobüslerinin yanaşıp müşteri aldıkları,
Halk otobüs durağına da dolmuşların yanaşıp müşteri aldıkları bilinmeyen bir şey değil.
Tartışmaların, kavgaların da bu yüzden çıktığını, yok beni solladın, yok yan gözle baktın, gibi kıytırık bahanelerden kaynaklanan minik savaş senaryoları…
Tabi bunu yaparken, onları denetleyen birimler de vardır. Belediye zabıta-trafik müdürlüğü ve emniyet mensupları…
Güya, sözüm ona…
Ha, bir de bu iki birimin başkanları var.
Güya, sözüm ona…
Çalışanlarına söz geçiremeyenlerin başkan olduğu yerde, toplu taşımada hangi kaliteyi beklersiniz ki?
*
Bunu neden yazdım!
Geçenlerde ulusal gazeteler ve televizyonlara da konu oldu, Adana’da, kent merkezinde, yolcu kapma yüzünden sık sık toplu taşıma aracı sürücüleri arasında çıkan kavgalar ve yolcuların şikayeti üzerine asayiş ekipleri harekete geçmiş, 3.500 dolmuş ve halk otobüsünde yapılan aramalarda, şoför koltuklarının altında, araçların bagajlarında tahta ve demir sopalar ile döner bıçakları, testere, sustalı ve coplar bulunmuş.
Sanki savaşa gidiyorlar, sanki cenk içindeler.
Üstelik de bir dolmuşta, emniyet genel müdürlüğü tarafından sadece İstanbul’da görev yapan polislere dağıtılan ‘teleskopik cop’un bulunması herkesi şaşırtmış.
Şaşırmayın, burası Türkiye, burada her şey olur, her şey bulunur.
*
Acaba diyorum, bizim şehrimizde de bir arama – tarama yapılsa, dolmuşlarda, halk otobüslerinde bunlar ve bunlara benzer mühimmat (pardon cop, testere, sopa, döner bıçağı) çıkar mı?
Sorun, araştırın, halk otobüsü başkanı, bir minibüsçüler odası başkanı bir gün sıcak ve rahat koltuklarından kıçlarını kaldırıp şöyle bir arama-tarama içinde oldular mı, rastladıkları zamanda, “Lan yavrum, döller ayıp oluyor ha, yolcu mu taşıyorsunuz, savaşa mı gidiyorsunuz! Ne bunlar, derhal imha edin, bizi belediye ve emniyet güçleri ile karşı karşıya getirmeyin, sonra ayıp!” dediler mi, diyorlar mı?
Sanmam…
*
Niye zahmet etsinler ki…
Seçim meçim var, bir daha koltuğu nasıl muhafaza ederiz, aman üyeleri kırmayalım, küstürmeyelim derdi içinde olduklarından, böyle bir eyleme tevessül etmezler, dolmuş ve halk otobüslerinde mühimmat bulunamayacağını mı tahmin ediyorlar da, böyle bir olaya yanaşmıyorlar, o da tartışılır.
*
Halk otobüsleri başkanı ile minibüsçüler odası başkanı zahmet etmesin, belediye trafik ve emniyet trafik ekipleri bir arama-tarama yapsa, bakın bakalım, neler bulacaklar, neler…