Seçim bitti, bizim yerel tabirle, horoz öttü, dava bitti derken, meğer yeni başlamış haberimiz yok, her şey bir KAMUOYUNA DUYURU ile alevlendi, dallandı, budaklandı.

Nerede ise yerel siyasetin ana gündem maddesi oluverdi. Millet de siyasete aç, daha doymamış demek, herkes balıklama atladı üzerine.

İşte ne olduysa bu duyurudan sonra oldu şahsım şehrinde. Millet işi gücü bıraktı, Dulkadiroğlu gündeme oturuverdi.

*

Uzun seneler tanıdığım, beyefendi ve nezaket timsali insan, ki aynı zamanda da gazetemin ve sitemin de yazarı idi, sevgili Mehmet Akpınar, Yeniden Refah Partisinden Dulkadiroğlu Belediye Başkanı olunca, işe hızlı başladı, önce Dulkadiroğlu Belediyesi önüne Hz. Muhammed’in ‘Rüşvet alan da veren de mel’undur!’ hadis’ini yapıştırdı, sonra da yardımcılarını atadı. Bu bile tepki çekti ama Başkan sevgili Akpınar’ın tercihiydi nihayetinde. Herkesin kendi ekibi ile çalışması en doğal haklarıydı nihayetinde.

İşte ikinci kıyamet buradan koptu.

Yardımcıları daha maçın birinci dakikasında tepki çekti. Hepsi de tanıdık isimler. Neymiş, 4’ü de Bertiz’liymiş. Suç mu, günah mı, bence değil. Tamam, Bertizspor Kulübü Başkanı, spor adamı Fatih Yıldız’ı tanıyorum, yürekli insan, ki o da gazetemin yazarı, sevgili Latif Öztürk’ü tanıyorum, işletmeci, dost adam. Diğer taraftan Resul Arslanhan bölgenin adeta hafızası, ağabeyi, diğer yardımcısı Mehmet Demir ile henüz halvetimiz, tanışmamız olmadı.

Ancak öğrendim ki, o da Bertizli, Ağabeyli’den ve KASKİ’de Mali Hizmetler Daire Başkanıydı, ayrıldı, artık Dulkadiroğlu Belediyesinde…

Hısımlarını başkan yardımcısı yaptı eleştirisine gelince, bu örnekler şahsım şehri dahil Türkiye’de ne ilk, ne de son. Babam başkan olsa bir yere, tutar önce anamı Şeyhadil’den getirip kendisine yarımcı tayin eder.

O kadar!

*

Neyse…

31 Mart 2024 tarihinde yapılan mahalli idareler seçiminde Dulkadiroğlu İlçesi Yeniden Refah Partisi adayı Mehmet Akpınar seçimleri kazandı. Bir güçlü, fethedilmez denilen sağlam kale alınmış oldu.

Geçici seçim sonuçları kamuoyuna 1 Nisan’da ilan edilmişken, iddia o ki seçimleri kaybettiklerini bilmelerine rağmen Necati Okay ve ekibi 1-5 Nisan tarihleri arasında belediyeyi 63 milyon TL borçlandırılmış.

Belediyeye ait kiralık araçların Ak Parti teşkilatlarına tahsis edildiği tespit edilmiş.

İsterseniz Mehmet Akpınar ve ekibinin hazırladığı KAMUOYU DUYURUSU’ndan devam edelim; “1-5 Nisan tarihleri arası yapılan borçlandırma yapılan araç tahsisleri tarafımızdan inceleme altına alınmıştır. Eski yönetimin yaptığı bu borçlanma ve tahsis işlemi en hafifinden etik değerlere aykırıdır.

Ayrıca bayram tatili dönüşüne de üç büyük ihale planlamışlardır.

Bu sebeple oluşan güvensizlik nedeniyle planlanan üç ihale iptal edilmiştir.

Dulkadiroğlu Belediyesi ile ilgili hususlar kamuoyu ile paylaşılmaya devam edilecektir.”

*

İşte ne olduysa bu duyurudan sonra oldu, fırtınalar koptu, kıyametin alameti mi sayıldı bilmiyorum, devrik Başkan Necati Okay ve ekibine, özellikle AK Parti Dulkadiroğlu İlçe Teşkilatına söz, cevap hakkı doğmuş olmalı ki, karşı atağa geçtiler, onlar da zehir zemberek açıklama yapmak durumunda kaldılar.

Burada kim haklı, kim haksız, bunu yargılayacak değiliz. Ki biz ne hakimiz, ne savcı. Müfettiş çağrılırsa, her şey açığa çıkar. Yok eğer iddialar iftira ise, veya doğru ise, herkes bedelini öder. KDV’si ile hem de…

Etik ve tarafsız gazetecilik gereği, Dulkadiroğlu Belediye ve AK Parti İlçe teşkilatından gelen DUYURU’ya yer verelim ki, haksızlık olmasın! Kim doğrusunu yaptı, kim yanlışa imza attı, kararını vatandaş, yani kamuoyu  versin.

İşte, AK Parti Dulkadiroğlu ilçe teşkilatından kamuoyuna servis edilen duyuru;

“31 Mart mahalli seçimlerinde Dulkadiroğlu Belediye Başkanlığını kazanan Yeniden Refah Partisi adayı ve akrabalarından oluşan yönetim ekibi, göreve başlar başlamaz iş üretmek yerine yalan ve iftira üretmeye başlamıştır. 

  1. - Belediyenin toplam cari borcunun tamamı, sanki 1-5 Nisan tarihleri arasında yapılmış gibi gösterilmektedir.

Kamu ihale ve harcama esaslarına göre bu ölçüde büyük borçlanmanın bu kadar kısa sürede hiçbir şekilde yapılamayacağını başkan ve yönetiminin gayet tabi bilmeleri gerekir. bilerek ve isteyerek zanda bulunmanın ve iftira atmanın mel’unluk olduğunu hatırlatırız. 

63 milyon diye zikredilen borç belediyenin toplam cari borcudur. bu rakamın içine aralık, ocak, şubat mart ayı faturaları dâhildir.

1-5 Nisan tarihleri arasında yapılan işlem, 31 mart öncesi yapılan ihalelerin dosyalarının kapatılması işlemidir.

Müteahhitlerin ve şehrimiz esnaflarını bu sığı zihniyetin insafına bırakılmaması için bu işlemler bu dönemde yapılmış olup ne kadar doğru iş yapıldığı esnaf ve idare tarafını töhmet altında bırakan bugünkü talihsiz açıklama ile anlaşılmıştır.

Ayrıca bu süreçte yapılan tüm işlemler hakkında, devir teslim töreni sürecinde başkanın kayınbiraderi ve hâlihazırdaki yardımcısı olan zata detaylıca anlatılmış ve bilgi verilmiştir.

Tenhada bu açıklamaları anlamış gibi yapanların uluorta kamuoyuna açıklama yapması anlaşılamamıştır.

2 - Yapılmamış ihaleleri iptal etmek komedi skeçlerine konu olacak bir durum olmakla birlikte,  zihinleri bulandırmaya, halkı kandırmaya, önceki döneme karşı algı oluşturmaya yönelik şov hareketleridir. oysa hemen herkes bilir ki her yıl bahar ayında sezon boyunca ihtiyaç olan malzemelerin ihalesinin yapılması rutindir.

Bu ihaleler iptal edildiğinde elinize geçecek tek şey aynı malzemeleri 3 ay sonra daha pahalı almaktır.

3 - Dulkadiroğlu belediye başkanı, belediyeye ilk gelişinde yaptığı konuşmasında ilk icraat olarak personel maaşını ödediğinden bahsetmiştir.

Göreve başlar başlamaz şov kokan hareketlerde bulunan Yeniden Refah Partisi adayına hatırlatmak isteriz ki maaş ödemeleri henüz siz göreve gelmeden önce,  personel maaşlar1-5 Nisan tarihleri arasında bankaya yatırılmıştır. Yine hatırlatmak isteriz ki bu durum her zaman insan temelli çalışan ve personellerine hak ettiği değeri veren ak parti belediyeleri için mutat bir uygulamadır.

Seçim çalışmaları esnasında, başka partilerden transfer yaparken kimlere ne karşılığında neler vaad ettiğiniz ortaya çıktığında, arkasına sığındığınız hadisi şerifteki “melun’un”  kim olduğunu kamuoyu görecektir.

Son olarak kamuoyunu aydınlatmaya devam edeceğinizden bahsetmektesiniz. Bu hassasiyetinizi 31 Mart öncesi dönemden kalan arsa ve gayrı menkulleri satmaya başladığınızda da görmek isteriz.”

*

Valla ne deyim, bunlar karakolda, mahkemede bile söylenmez!

Biz, etik, tarafsız gazeteciliğimiz gereği, her iki tarafın yorumlarını sizlerle  paylaştık. Kararı artık müfettişler mi verir, faturayı vatandaş yakın tarihte veya 2028’de kime keser, bunu zaman gösterir.

Bana, bize düşen aradan çekilmek!

Dikkat!

Yorum yapabilmek için üye girşi yapmanız gerekmektedir. Üye değilseniz hemen üye olun.

Üye Girişi Üye Ol