Elektrik dağıtımı özelleşti, biryandan özelleşme devam ediyor. Öteden beri yazıp söylüyoruz ya, devlet üretimden çekilmeli diye, o hesap.
Aklımızda kalan, beyinlerde oluşan düşünce şu, özel sektör çok daha verimli çalışır, devlet gibi hantal olmaz, kazancı, büyümeyi hedefler. Trafolar yanmayacak, hatlar yenilenecek, kaçak elektrik kullananlar yakalanıp canı yanacak, kayıp kaçak miktarı azalacak, böylece elektrik fiyatları da ucuzlayacak, halkın yükü azalacak diye beklerken, daha geçenlerde elektriğe gelen zam ve belki de gelecek zamlar, bize giren kazığın boyunu gösteriyor.
*
Geçenlerde, Necati Doğru usta yazmasaydı, belki de bu konuya girmeyecektim.
AKEDAŞ kuruldu. Adıyaman’ı da içine alan dağıtım firması…
Ortaklarını biliyorsunuz, hepsi de şehrimizde isim yapmış, beyefendi, varlıklı ve kaliteli insanlar.
Eyvallah!
Ancak yerel medyaya bakıyorum, AKEDAŞ ile ilgili eleştirel haberler eksik olmuyor.
Vatandaşı dinleseniz, o farklı konuşmuyor. Aynı dilden şikâyetler, sıkıntılar, sızlanmalar ve kaygılar…
Akedaş’ın başında Mustafa Yılmaz var.
Genel müdürü…
Eski Tedaş müdürü, eski müfettiş…
Tanıdık isim yani…
Ama göreve geldiği günden bu yana, bir gün basınla bir araya gelebildi, o kadar. Ondan sonra yüzünü eskitti, unutturdu kendini.
Oysa basın ile bir araya gelse, kulaklarını ve gözlerini kapattığı kurumla ilgili neler duyacak, neler…
Biz halkın sesiyiz. Gözü, kulağı, eli ayağı… Öyle diyorlar ya hani. Ondan işte…
*
Tabi AKEDAŞ’a ortak olan insanlarımız, kazanç için bu yola gittiler. Kimse durup dururken kumar masasında kaybetmeyi beklemez, istemez, düşünmez bile. Herkes parasını sokakta bulmadı.
Yılmaz bizlerle bir araya gelse, soracağız da, genel müdür neden çekiniyorsa, ortalıkta yok.
Gelse, soracağız;
Şirketin kilovatsaat başına aldığı dağıtım kâr payı yüzde kaç artırıldı?
Kayıp kaçak oranı düştü mü, yoksa bilindiği gibi devam mı ediyor?
Yeraltına çekilecek hatlar ne oldu, 2013 yılı içinde kaç kilometrelik hat döşenecek yer altına?
Kayıp kaçak oranını faturalara yansıtmak yasal mı?
Kayıp kaçak hedefine ulaşıldı mı?
*
Yılmaz yazımızı okur, belki bir basın toplantısı düzenler de, beyinlerdeki soruların cevabını verir.
Zamanı varsa, patronlarından izin alabilirse…