‘Vefa’ sözcüğünü biz sevgi, dostluk, bağlılık, sözünde durma gibi falan modası geçmiş tanımlarda debelenip durmuşuz.
Oysa herkes de biliyor ki, Vefa İstanbul’da bir semt adı. Stadı bile var ve bozası ile ünlü.
Vefa’nın her şeyi var, oysa vefasızlık; bozasından, stadından, semtinden daha fazla.
Sadece dilde kalan kısmı.
*
Örneğin, ‘erdem’ sözcüğü sizin için ne anlama geliyor diye sorsam, eski belediye başkanı sevgili Mustafa Poyraz’ın eczacı oğlu gelir aklınıza, değil mi?
Hani şu 4-5 sene önce, Arsan Center’da muhteşem düğünle evlenen yakışıklı çocuk.
Ahlaklı, düzgün karakterli, yardımsever ve doğru insan. Yiğitlik, alçakgönüllülük gibi çok eski zamanlardan kalmış karşılıkları sayıp dökersiniz ‘erdem’in ne olduğunu sorduğumda…
Herkes erdem’in tarifini yaparken, ben geri kalmamayım, cahilliğim ortaya çıkmasın diye açıklıyorum, ne o ne bu, ne şu… Bizim her gün birkaç posta ekmek istediğimizi kapıcı Mehmet efendinin markette çalışan oğludur Erdem…
*
Vicdan’ı bir bayan ismi olarak duymuş olmanız gerekir. Bir de yargı mensupları veya avukatlar için söylerler ki, doğru mu eğri mi bilemem, hani derler ya, ‘Vicdan ile cüzdan arasında sıkışıp kalmış…’
Kim neden, niçin ve nasıl sıkışır bilmeme mümkün değil.
Sahi sormaya unuttum, vicdan deyince aklınıza ne geliyor sizin? Ben bir tarif buldum, bakalım beğenecek misiniz; ‘iyiyi kötüden ayırmayı sağlayan iç duygu, ahlak şuuru, ahlaksal bilinç’ falan…
Siz öyle mi düşünüyorsunuz?
Şaka yapıyor olmalısınız. Daha vicdanı tanımıyorsunuz bile. Sizi gidi vicdansızlar…
Karşı köşede, her gün değilse de, haftada bir et aldığınız bakkal Ökkeş efendinin kızının adıdır Vicdan…
*
Şimdi diyeceksiniz ki, bu üç anlam içeren sözcüğün yazı, günümüz gündemi ile ne alakası var?
Hiiiiççççç!
Başbakan sayın Ahmet Davutoğlu daha ayağını bile sürümeden başbakan adayı aramaya başlayanlar oldu da, aklıma geliverdi, yazdım işte…