Geçen hafta yoğun günler yaşadık. Şehrimizin düşman işgalinden kurtuluşunun 100. yıl etkinlikleri söylendiği, beklendiği kadar parlak, anlamına yakışır geçmez iken, (ne alaka deseniz de…) Büyükşehir Belediye Başkanı sayın Hayrettin Güngör ismi ve medya adına yaşananlar, etkinliklerin bile önüne geçince, bazı değerli işadamlarının, lezzet ve turizm elçiliklerinden sonra spor elçiliği görevine soyunan ve bu meselede de kendine yakışanı yapan sevgili Sami Kervancıoğlu’nun hakkını vermeyi unuttuk desem yalan olur.
Yine araya giriyorum, Başkan Güngör’ün meslektaşımız sevgili Yener Atlı karşısında mahkemeyi kaybetmesi, bir başka meslektaşımızın (Bekir Berkan Vanlı) ‘çakal’ denilmesinden ötürü hakkında suç duyurusunda bulunması, (yine ne alaka diyebilrsiniz…) bu şehrin ve gerçek markalarının, ekonomik ve ticari değerlerinin, yönetimsel anlamdaki liderlerinin hakkını teslim etmemize mani olamazdı.
*
Fahri Gemci, kişilik olarak dört dörtlük insandı. Siyasi bir gelenekten geliyordu ve sıkı bir Doğru Yol partiliydi.
Mali müşavirdi…
Avcıydı…
Trap sporcusuydu.
Her şeyden öte gönül adamıydı. Kırmazdı, incitmezdi, devirip dökmezdi. Ama ecel onu kırdı, incitti, aramızdan erken alıp götürdü. Bir kere daha rahmet diliyorum.
*
O gün, Kervanhan’da anısına gece düzenlendi. Bir eksiklik gördüm, keşke o gece, yakın dostları, yine bu spor dalında dereceler elde etmiş, Avrupa’da sesimizi duyurmuş bir Bahtiyar Murat Aras ve İsmail Şeref Alkış gibi değerler de davet edilseydi.
Merhum Fahri Gemci’nin hayırlı evlatları, babalarının adını ve anısını yaşatmak için bu geceyi tertip ettiklerinde, bendeniz de davetliydim. Kızı, diş hekimi Meftun ve oğlu Kürşat Gemci, aileden Kadir Gemci yanında, bu spora değil sadece, tüm spor dallarına verdiği katkı, destek ile bilinen, şehrimizin başarılı bürokratlarından sevgili Ali İhsan Kabakçı da yarışmaların, gerçek sporcuların hep yanında olmuştu, oluyordu.
*
Tabi Sami Kervancıoğlu’nun hakkını inkâr etmek olmaz. Olursa ancak nankörlük olur. Bu şehir için, şehrimizin gastronomi kültürü için, turizm için, tekstil için ve en önemlisi de dondurma sektörünün yükselen değeri olma özelliğini taşıdığı için, spora olan katkısını da burada kaydetmemiz lazım.
Çok uzun ara değil, daha bir hafta önce, şehrimizde düzenlenen Şalvar Güreş Dünya Şampiyonasına sponsor olmuş, sporcu ve spor dostu olduğunu cümle aleme göstermiş bir kardeşimizdi Kervancıoğlu.
Alpedo ailesi, bu meselede rakiplerine fark atarken, ben senelerdir tanıdığım, tuz ekmek kadar muhabbetimiz olan merhum Fahri Gemci’ye bir kere daha rahmet diliyorum.
Onun, yani babalarının adını yaşatma adına yola çıkan, kızı Meftun ve oğlu Kürşat’ı kutluyorum. Babalarına olan düşkünlüklerinden, vefalarından ötürü.
Bu sevgiyi büyüten, yaşatan, spor turizmine de verdiği katkı ile haklı bir gururu hak eden Sami Kervancıoğlu’na da teşekkürü borç biliyorum.