banner1524
  

Kendi aramızda, bazen gazetecilik mesleğini sorguladığımızda, tartışma konusu yaptığımızda, 'Akıllı adamın gazetecilikte ne işi var!' der çıkarız, yine de mesleğimize toz kondurmadan, en iyisini yapmaya çalışırız.

Gazetecilik zevkli meslek. Toplumun bir adım önünde gidiyorsunuz, herkes sizi tanıyor, siz herkesi tanımasanız da....

Bir yeriniz, bir saygınlığınız var.

Çileli, meşakkatli, zaman ve efor harcamayı gerektirdiği için olsa gerek, artıları olduğu kadar eksilerinin de olması gayet doğal.

Ancak yine de bu işle iştigal eden arkadaşlarımıza soracak olursanız, onların size söylediği ilk şey şu olur; 'Gazetecilik akıl karı değil, akıllı adamın yapacağı meslek hiç değil.'

Ama akıllı işi de olsa, deli işi de olsa, birileri bu mesleği sürdürecek.

*

Bilinen fıkradır, yine de anlatayım. Denk geldiği için...

Gazeteci akıl hastanesinde koğuşları gezmektedir. Röportajlar yapacak. Koğuşa girdiğinde, karşısına çıkan ilk hastaya sorar:

"Burada kaç kişisiniz!'

Deli, gazeteciye elini 'boş ver' anlamında salladıktan sonra cevap verir:

'Bizi bırak sen de, asıl siz dışarıda kaç kişisiniz?'

*

Günümüzde her meslek zor, meşakkatli ve riskli.

Bu riski göze alamayan her kim ise, hangi meslek kolunda çalışıyorsa, başarıyı yakalama şansı yok.

Risk almadan başarı mümkün değilken, gazeteci arkadaşlarımın işlerinin kolay olduğunu söyleyemem.

Hele hele, bazı günlük gazetelerimizin birleşmeden mütevellit kapanması ile açıkta kalan, işsiz kalan ve evine ekmek götürmek zorunda kalan, ailesine karşı sorumluluk taşıyan genç arkadaşlarımın da Allah yardımcısı olsun!

Dikkat!

Yorum yapabilmek için üye girşi yapmanız gerekmektedir. Üye değilseniz hemen üye olun.

Üye Girişi Üye Ol

banner1527