Menopozun; son adet kanaması demek olduğunu anımsatan Opr. Dr. Göymen, “Genelde 45 yaşından sonra, genellikle 55 yaşa kadar geçen süre içinde görülen, önceleri adet kanamalarının düzensizleşmesi, daha sonraları ise kesilmesiyle biten bir dönemdir. 45 yaşından önce menopoz gerçekleşirse buna erken menopoz denir” dedi.
MENOPOZUN BELİRTİLERİ
Kadınların ancak dörtte birinin menopozu, olması gereken belirtilerin dışında, başka bir rahatsızlık olmadan yaşayabildiğini ifade eden Opr. Dr. Göymen, yumurtalıklardaki hormon üretiminin azalması sonucu adet kanamalarında düzensizlik ortaya çıktığını, bu hormon üretiminin azalmasıyla vücuttaki ısıyla ilgili alanlar etkilenir ve terleme, ateş basması gibi durumlar ortaya çıktığını belirtti.
Menopozun en dikkat çeken belirtilerden birinin adet düzeninin bozulması ve kanama miktarı azalması olduğunu anlatan Opr. Dr. Göymen, şöyle devam etti:
“Östrojen hormonunun azalmasına bağlı olarak çeşitli bozukluklar da görülür. Gece terlemesi, ateş basması, çarpıntı, yüzde kızarıklıklar olabilir. Yalnız bu belirtiler bütün hastalarda olmayabilir. Zaten menopoz dönemi ilerledikçe 3-5 yıl sonra, bu belirtiler azalmaya başlamaktadır.”
Menopozda psikolojik rahatsızlıkların da ön plana çıktığını, gerginlik, sinirli olma, depresyon gibi bulgular, uyku kalitesinde azalma görüldüğünü kaydeden Opr. Dr. Göymen,“Uyku kalitesi azalması derken kastedilen, uykuya dalma süresinin uzaması ve uykunun REM fazının kısalmasıdır. Bunların dışında baş ve eklem ağrısı, cinsel isteksizlik, kas ağrıları görülebilir. Bütün bu saydıklarımız menopozun klasik belirtileridir” diye konuştu.
Menopozda görülen bir diğer belirtilerinlokal olarak görüldüğüne vurgu yapan Opr. Dr. Göymen,sözlerini şöyle sürdürdü:
“Cinsel ilişki sırasında ağrı duyma bunlardan biridir. Çünkü bu dönemde vajenin kayganlığını sağlayan sıvı miktarı azalır. Vajenin incelmiştir ve elastikiyetini kaybetmeye başlamıştır. Bu yüzden ilişki sırasında ağrı, yanma, tahriş ve hafif kanama görülebilir. Östrojen tedavisiyle düzelebilir. Ayrıca cinsel ilişkisini sürdüren kişilerde bu bulgular daha az görülür.”
Opr. Dr. Göymen, menopozun uzun dönem belirtileri hakkında şu bilgileri verdi: “Menopozun uzun dönem belirtilerinin başında ise kemik erimesi ve kalp-damar hastalıkları gelmektedir. Kadınlarda kalp-damar hastalıklarının daha geç yaşlarda görülmesinin sebebi östrojen hormonudur. Menopozdan sonra bu hormon azalacağından kalp hastalıkları riski de artmaktadır. Çünkü düşük dansiteli kolesterol (LDL) artmıştır.”
MENOPOZ TANISI
Adet kanamasının 1 yıldır gerçekleşmiyor olması durumunda menopoz tanısının düşünülmesi gerektiğini, fakat her adet düzensizliği veya kanama olmamasının menopoz anlamına gelmediğinin altını çizen Opr. Dr. Göymen,mutlaka doktora başvurularak, ayrıntılı hormon testi yapılması gerektiğine dikkati çekti.
“Saydığımız olumsuz belirtiler östrojen ve progesteron hormonunun azalmasına bağlı olarak ortaya çıkmaktadır. Yapılan tedavide bu hormonlar kullanılır ve yerine konur. Böylece hayat kalitesini olumsuz etkileyecek birçok rahatsızlık düzeltilir ya da en aza indirgenir” diyen Opr. Dr. Göymen, şunları kaydetti:
“Östrojen tedavisi ağızdan ya da cilde yapıştırma yöntemi olmak üzere iki şekilde gerçekleştirilir. Bu tedaviye kalsiyum ve progesteron eklenebilir. Östrojen tedavisiyle Alzheimer hastalığı ve bağırsak kanseri görülme ihtimali azalmaktadır. Kalp damar hastalıklarının azalması sağlanır. Toplumda bilinenin aksine östrojen verilmesi rahim kanserine neden olmaz. Ağrılı ilişki, yanma, kaşıntı gibi problemler östrojen tedavisiyle 1 yıl içinde düzelir. Fakat son çalışmalar meme kanseri, pıhtılaşma bozuklukları ve karaciğer hastalığı riskini artırmaktadır.”
Östrojenin verilmesi ile menopoz sonrası görülen kemik erimesi probleminin de bir ölçüde engellenmiş olduğunu belirten Opr. Dr. Göymen,bu tedaviye kalsiyum eklenince etkinin daha da arttığını sözlerine ekledi.
Opr. Dr. Göymen, sunumunun ardından katılımcıların sorularını yanıtladı.