Baştan yazayım da maraza çıkmasın! Bu yazı para, villa, arazi ve işletmeden ziyade yüreğinde öfke, kıskançlık, hasetlik ve nefret biriktirenlere gelsin!
İnsan onurlu, gururlu olacak, eyvallah! Bu gurur, insanın şahsiyetine, kişiliğine, etnik kökenine, tuttuğu partiye, gönül verdiği takıma ve geleneklerine, sülalesine, ailesine sadık kalma adına ise, ona da eyvallah.
Gurur, en basit tanımıyla kibir ve kendini beğenme anlamını taşısa da, şerefine, ülkesine, şehrine bağlı, şehir milliyetçisi geçindiği halde sırf milli ve manevi değerleri kendine yontan, kendine göre şekillendirenlerdeki gurura tek kelime ile ne denir, onun yorumunu size bırakıyorum.
Gelmiş geçmiş Türkiye’nin en büyük işadamlarından, merhum Sakıp Sabancı’nın da babası Ahmet Sabancı aslında Kayseri’li. Yıllar önce Kayseri’den Adana’ya geliyor, cebinde 25 kuruş para, hamallık yapıyor. Zengin oluyor, büyüyor, ülkemizin seçkin işadamlarından biri oluyor.
Mezar taşında vasiyeti üzerine şu yazılı, ‘Gurur ahmaklık, kibir eşekliktir!’
Geçtim…
*
Hasetlik, çekememezlik, istemezük tavırları sırf bize mi has, sırf bizim yapımızda, genimizde, ruhumuzda mı var, onu bir kenara bırakarak tekrar şehrimize sağlık alanında şehrimize ve sektöre değer katan HG Hospital’e (hastane) gelmek istiyorum.
Şu sıralar şehrin en değişmez, en çok tartışılan, konuşulan meselesi bu hastane ve GH Holding Patronu sayın Halil Gürsoy ile tanışma fırsatı buldum.
‘Kızım Nezahat, nazik ol nezaket senden utansın!’ tadında veciz bir sözü sık kullanan birisi olarak, kalender, nezaket sahibi Halil Gürsoy kardeşime teşekkür etmek dururken, bu ciddi, bu devasa sağlık yatırımını şehrimize kazandıranları ödüllendirmek varken, tutup da acemi siyaseti, tutarsız iş adamı tavırlarıyla eleştirmek, hangi aklın ürünü, onu çözebilmiş değilim.
Aslen Kadirli’li olan, çocuk doktoru, yaklaşık 22 yıldır şehrimizde yaşayan, eğitim, sağlık, gıda ve inşaat sektörlerinde de adını duyuran, bitme aşamasındaki uluslararası standartlarda, üstelik de İtalya’dan ödül almış 5 yıldızlı otel lüksündeki GH POSPİTAL sahibi sayın Gürsoy bize Hastaneyi gezdirdi.
İnşaat ve malzeme kalitesi, her birimin dijital ortamla donatıldığı, açıldığında bütün sağlık birimlerinin vatandaşın emrinde olacağı, hatta çevre şehirlerden bile hasta kabul edebileceği bu sağlık kompleksine hayran kalmamak elde değil.
Düşünün 35 bin metrekarelik alana devasa bir sağlık yatırımı bitti bitmek üzere, bazıları burnu ile itiyor, yatırımı küçümsüyor, bunu da bir ortamda üstelik de hiç de yakışık almayan kelimelerle ifadeye çalışıyor, fakat gerçek olan şu, kem söz sahibine ait, Türkiye’de 5 ünlü hastane içerisinde yer alan bu devasa sağlık yatırımı, dijital hastanecilik altyapısı ile yakında hizmete girmiş olacak.
Hizmete girdiğinde, ülkemizin ve dünyanın saygın, seçkin hekimleri, profesörler hastalara şifa dağıtacak.
Sonra Türkiye genelinde 20 üzerinde hastane projesine imza atan, hayata geçiren, bu alanda başarı hikayeleri yazan mimar, şehrimizin gurur abidesi sevgili Cihat Elmas ile tanıştık. Bize bazı teknik bilgileri de verdi. Örneğin; ‘İYİLEŞTİRME HASTANE KONSEPTİ’ projesini ilk kez duydum.
Açık otopark kadar, hastane zeminine 500 araçlık kapalı otopark da inşa ediliyor.
Halil Bey, depreme, ekonomik şartlara rağmen bu hastaneyi bitirmeye kararlı. Maliyeti 1 iken 2’yi göze alarak kendisini inşaata, hastaneye adamış. Ki artık onun Kadirli’liği de kalmamış, üstelik Maraş’tan evlenmiş, bu şehrin havasını solumuş, suyunu içmiş yatırımcı, hekim, açılış için süre vermese de çalışmaları bizzat yönetiyor.
Kavşak meselesine gelince, bu meselede fazla yorum yapmıyor, hastaneyi küçümseyen, itibarsızlaştırma çabalarını da etik bulmadığı, yakıştırmadığı gibi, kendisine her türlü desteği sağlayan Büyükşehir Belediye Başkanı Fırat Görgel’e teşekkür ediyor.
Biz de Kimlik Gazetesi olarak hem sayın Gürsoy’a, hem de şehrin marka değeri yüksek, siyaseten ve yönetimsel anlamda şehrini hafızası sayın Görgel’e teşekkür ediyoruz peşin peşin!
NOT: Hastane ile ilgili idari-mali ve teknik bilgileri daha ayrıntılı olarak HABER’de bulabilirsiniz.
YARIN…