“Otobüs hareket etmek üzere, dışarıda kimse kalmasın. Kaptan yerini aldı, hadi beyler, hanımlar, gidiyoruz!”
Meraklı vatandaşın biri gelir. “Hayırdır birader, bu ne otobüsü, yolculuk nereye böyle!”
Çevrede bulunan kadınlar-erkekler ağır ağır otobüse binmek üzereyken, muavin umursamaz tavırla bakar adama, ”Ne otobüsü olacak, tabi ki seçim otobüsü, kalkıyor, gideceksen hadi, bin!” der.
*
Bizde özellikle birileri, bir şehir, bir hizmet, bir başkan ya da herhangi bir bürokratı eleştirilmek istendiğinde, bunlar için bazı mekanlar vardır ki, değişmez. Hamam, çayhaneler, berber ve toplu taşıma araçları…
Halk otobüsüne bindiniz, sohbet en çok da Kıbrıs meydanına gelindiğinde başlar, Demokrasi Meydanı ve Ulu Cami civarında daha da hareketlenir, hararet kazanır, tempo kazanır, son durağa varıncaya, evinize kavuşuncaya kadar devam eder.
Neler duyarsınız, neler öğrenirsiniz, siz de hayret eder, şaşırır kalırsınız.
*
Belediye başkanları en çok da arçelik durağı dediğimiz yerden toplu taşıma aracına bindiğinizde eleştiri oklarının hedefi olurlar. Büyükşehir başta olmak üzere, diğer ilçe belediyelerinin çalışmaları, hizmetleri, yaptıkları veya yapamadıkları, ya da halkın beğenmediği hizmetler, eleştiri konusu olur ki, dediğim gibi, Kıbrıs Meydanı ile Ulu Cami arasında bu eleştirilerin dozu daha da artar, sesler yükselir, kimisi beğenir yapılanı, takdir eder, ‘helal olsun, başkan çalışıyor!’ der, kimisi de burun kıvırır, dudak büker, beğenmediğini yüksek sesle duyurur ki, herkes bilgi sahibi olsun!!!
Ben rastlıyorum, şahit oluyorum. Mutlaka siz de öyle. Hükümetler toplu taşıma araçlarında kurulur, kurumların icraatları bu araçların içinde değerlendirilir, bürokratların varlık ya da yoklukları bu araçların içinde tartışmaya açılır, hele hele ve en çok da belediye başkanlarının icraatları, sevapları, günahları bu araçlara içinde teraziye, kantara çekilir.
Neler derler, neler…
*
Öyle ki, seçim tamtamları bile toplu taşıma araçları içinde çalınır.
Geçenlerde şahit oldum; bir vatandaş, yüksek sesle, adeta bağırarak konuşuyordu ki, en arkadaki vatandaşların bile duymaması imkânsızdı, “Tayyip bey bunlarla, bu kafadaki adamlarla yola devam etmez, edemez. Ederse yanlış y apar. Aha buraya yazıyorum, önümüzdeki yılın ilkbaharında ya da Haziran ayında erken seçim var. Çoğu gidici, çoğu yolcu Abbas bunların!”
İşi, eleştiriyi daha da ileri götürerek, belediyelerdeki yolsuzluklara parmak basıyor, bugün için dahi teşkilatlarda, belediyelerde FETÖ’cülerin olduğunu haykırıyor, bunlardan temizlenmesi gerektiğini dile getiriyor, aksi halde AK Partinin işinin zor olduğunu üstüne basa basa höykürüyor.
Yolcu Abbas dedikleri kimler dersen, siz de anlayın artık!