Hasan Temel, Bekir Büke, Mahmut Kanadıkırık, Ali Kılavuz, İsmet Alparslan, Ramazan Ayman ve...

17 Kasım 2016, 08:35

677 kez okundu.

Tabi bu isimlerin kim olduğunu biliyorsunuz. Ancak insan balık hafızalı, çarçabuk unutuveriyoruz. İnsanlığa, topluma ve özellikle güreş sporuna büyük emekler vermiş, ülkemizin bayrağını gönderlerde dalgalandırmış, şampiyonlar yetiştirmiş nice ünlü pehlivanlar, güreş antrenörleri, ne yazık ki aramızdan ayrılıp gittiler. Arkalarında kendilerini seven insanları geride bırakarak, tüm güzel, tüm iyi insanlar gibi...

Merhum Hasan Temel'i Sümerbank'tan tanırım. Güreşe büyük hizmetleri oldu. Güreş sporu kadar siyasete de meraklıydı ve sıkı, iyi bir Doğru Yol Partiliydi. Ayağının biri Ankara'da, meclisteydi bu yüzden.

Ama hem Sümerbank camiasında, hem güreş camiasında çok sevilen bir simaydı. Ağır abiydi.

Bekir Büke, tüm zamanların, tüm güreş âleminin babasıydı. Ünlü bir pehlivandı. Birçok ünlü pehlivanın sırtını yere getirdiği gibi, ünlü sporcuların, güreşçilerinde yetişmesine ön ayak oldu. Güreşi bıraktıktan sonra Ankara'ya yerleşti. Bir ara Ankara'da, bir gün de Batıpark Çim Güreş sahasında karşılaşmıştık.

Vefat ettiğini çok sonraları öğrendiğimde, içim cızz etmişti. Türkiye ve dünya çapında bir güreşçiydi, şampiyondu çünkü.

Mahmut Kanadıkırık'ı da hem Sümerbank'tan, hem de gençlik ve spor hizmetleri il müdürlüğü dönemlerinden beri tanıyan biri olarak, gazetelerde köşe yazarlığını da unutmuş değildim. Mağralı'nın tanınmış isimlerindendi ve güreşi, güreşçiyi seven bir yapısı vardı. Biraz abartıyı ve kendini anlatmayı çok sevse de, hoşsohbetti, il müdürlüğü dönemi ve Sümerbank Ticaret Müdürlüğü dönemlerinde de bu şehre çok başarılı hizmetleri oldu.

En verimli çağında kaybettiğimiz değerlerden biri de Ali Kılavuz idi. harika bir futbolcuydu, örnek bir sporcuydu. Lakin daha 55 yaşında iken kader onu da aramızdan alıp götürdü. Kalp krizine yenik düşenler kervanına Ali Kılavuz da katılmıştı ister istemez.

Gençlik Hizmetleri Spor İl Müdürümüz Ali İhsan Kabakçı ile bir gün sohbet ederken, Güreşe senelerini vermiş, şampiyonlar yetiştirmiş, kendisi de bir şampiyon olan İsmet Alparslan'ın hasta olduğunu söylemişti.

Kışla Caddesindeki evine gittiğimizde, yatakta oturuyordu, bizi görünce mutluluktan, sevinçten gözleri ışıladı. Tanıdığımız bir arkadaşımızdı. Sohbet ettik, röportaj yaptık. Aradan fazla bir zaman geçmemişti ki, yaşama veda ettiği haberi geldi.

Ve... Birkaç gün önce de Ramazan Ayman ayrıldı aramızdan. Aniden çekiliverdi, haber bile etmeden. Ankara'ya tedaviye giderken, yolda rahatsızlandı. Çünkü beyninde ur vardı, o illet uzun zamandır kendisini rahatsız ediyordu.

Neticede hayata veda etti.

Gençlik Hizmetleri Spor İl Müdürlüğünün sevilen simalarındandı. Güreş Eğitim Merkezine çok emek verdi, emektardı. Çok pehlivan yetiştirdi. 20 yılını verdi bu mesleğe, güreş camiasına.

Ama aramızdan erken ayrılanlar kervanına katılan son isim o oldu.

Dün de Ulu Camiden cenazesi kaldırılırken, sporseverler, güreşçiler kendisini son yolculuğuna uğurlarken, arkasından, 'ne iyi adamdı' dedirten nadir insanlardandı. Egosu olmayan, kendi halinde, beyefendi, herkese saygılı bir dosttu.

Özetleyecek olursam, güreş camiasına emek veren, emeği geçen, isimlerini burada sayamayacağım şampiyonlar yetiştiren ve aramızdan ayrılan tüm spor adamlarına Allah'tan rahmet diliyorum.