İnşaat sektöründe neler oluyor?

01 Ağustos 2018, 13:35

448 kez okundu.

Kulağımıza kadar geldi, kendini müteahhit zanneden inşaatçı bozmaları yazılarımdan rahatsızlarmış. Çok da umurumdaydı sanki. Vatandaşı çarpan-dolandıran, garibanların ve emeklilerin ümitlerini, geleceklerini çalan sözde müteahhit bozuntularına prim vereceğim, öyle mi?

Kimisi mektup yazıp hakkınızı helal edin desin, kimisi Fetö ayaklarıyla insanları dolandırsın, sahte senet ve belgelerle paralarını çarpsın, kimisi kendini yakacak kadar iflasın eşiğine gelsin, kimisi çalıp kaçsın, biz de seyredelim, öyle mi?

O kadar da yağma değil. Bizi zaten ki sayıları bir elin parmağı kadar olan düzgün, kariyer edinmiş, marka haline gelmiş, satışları ve inşaat kalitesiyle güven kazanmış firmaları tenzih ediyoruz her zaman. Onlara lafımız yok.

Bizim lafımız, bizim sazımız-sözümüz çapulculara, vurgunculara, kap-kaçcılara, şaklabanlara, soytarılara. Üzerine alınan, kendine hakaret sayan varsa, Adliye’nin yolunu tarif edebilirim.

Biz de çok korktuk yani…

Kesin olan şu ki, sektörde bir daralma, kırılma var. Can çekişen, son günleri yaklaşan hasta gibi. Derdine deva arasalar da, kendi kuyularını kendileri kazıyor, kendi bindikleri dalı kesiyorlar.

Bir kere…

İşin ehli olmayan, hayatında bırakın konutu, inşaatı, kümes bile inşa etmemiş adamaları müteahhit diye getirip işbaşına koyarsanız, Birliklerine kaydederseniz, aldıkları ya da düşürdükleri bir dandik araziye ruhsat verirseniz, olacağı buydu.

Üzülüyor muyuz, tabi ki evet. Allah yardımcıları olsun. Bizi kimsenin felaketine sevinecek tiplerden, kullardan değiliz. Kimsenin felaketi üzerinde tepinecek de değiliz.

İnşaat sektörü zorda, sıkıntıda.

Kendini müteahhit yerine koyan, harçtan, tuğladan, priketten, demirden ve çimentodan anlamayan çapsız, yeteneksiz ve sözde inşa edeceği konuta ruh katamayacak ruhsuz adamların akıbetleri elbette ki bizlerdi de üzüyor.

Kuşkusuz üzülen sadece biz değiliz.

Bu insanlara umut bağlayanlar üzülüyor.

Birikimlerini bu insanlara kaptıranlar üzülüyor.

Geleceklerini çalmış olsalar bile, belki bir umut diye hayal dünyasında gezen ve ümidini kesmeyerek bizlerden medet uman insanlar üzülüyor.

İnşaat firmalarına malzeme(demir-çimento-kum) veren firmalar, yani alt sektör paralarını alamadıkları için üzülüyor.

Sevinen kim, o belli değil.

Bugünlerde, kaybolan, ya da kaçırılan çocuklar kadar, şehrimizdeki birçok inşaat firmasının battığı, iflas ettiği, kaybolduğu, dolandırıcılıktan yakalandığı, intihara kalkıştığı, arabasını yaktığı haberleri, bilgileri dolaşıyor yerel basında, sosyal medyada.

Allah kimsenin tekerini ters döndürmesin!

O bakımdan diyoruz ki, konut alırken firmanızı iyi seçin! Araştırın, sorup soruşturun. Balıklama dalmayın! İki kuruşa tamah edip, ucuz diye (ucuz etin yahnisi yenmez diyen boşuna dememiştir) ne idiğü belirsiz firmaların kuyruğuna takılmayın, peşine düşmeyin.

Siz de araştırın, arsanın tapusu var mı, imar izni alınmış mı?

Sorun, soruşturun, araştırın. Son pişmanlık fayda vermiyor zira.

Sonra da eyvah diyorsunuz, yandık-öldük bittik diye feryadı figan ediyor, isyanları oynuyorsunuz. Gazeteci de haber yapınca, ‘vay sen misin haber yapan!’ diyerek vur abalıya misali yükleniyorsunuz.

Hırsızın hiç mi kabahati yok Ede be!