Kahramanmaraşspor ve pür meal-i

11 Mart 2014, 09:37

705 kez okundu.

Haftalardır Kahramanmaraşspor’un maçlarına gidemiyorum. Takım gibi ben de heyecanımı yitirmiş olmalıyım. Her ne kadar taraftar çıkmadık canda ümit var dese de ki o da kalmadı, bir Pazar günü gidilecek başka yer olmayınca, tercihini stadyuma çeviren taraftarlar, “Ne de olsa bizim takımımız, pazara kadar değil, mezara kadar!” deyip teşvik ediyorlar, tezahüratta bulunuyorlar.

Bu aşk, bu sevgi, bu alkışlar yetmiyor.

Dün oğlum, gazetemizin ve sitemizin genel yayın yönetmeni Gencay Fiskeci çok güzel bir yazı yazdı.

Takımla ilgili… Bu takım kuruldu kurulalı, liglerde boy gösterdi göstereli, hep güvene sorunu yaşadı. İşadamı takıma güvenmedi, bürokratı inanmadı, siyasetçisi güvenmediğinden yanında olmadı. Yanında olunca da, bazıları siyasiler aleyhine tezahürata teşvik ettiler, “Şerefsizler dışarı, bilmem kim istifa” çığlıkları attırdılar.

Atanlar, attıranlar haklılar mıydı, bunu tartışmak için vakit de kalmadı, gerek de…

Gencay Fiskeci, köşe yazısında artık bu sezonu geride bırakıp, bir alt lige düşse de gelecek sezona bakmanın gerekliliğini hatırlattı, bir fatiha okunmasını tavsiye etti bizlere.

İşte aşağıdaki satırlar o’na ait. Buyurun okuyun!

“Tabi insan şehrinin takımının küme düşmesini istemez. Belki daha düne kadar A.Ş. idi, isminin başında Fatura Vizyon vardı ama neticede bizi temsil ediyordu. Benim şehrimin ismiyle sahaya çıkıyordu.

Ne oldu, hangi hesaplar-kitaplar araya g irdiyse, Fatura Vizyon gitti, A.Ş.’si de gidince, Kahramanmaraşspor sipsivri kalıverdi.

Bir büyükşehir takımımın küme düşmesi, bir alt ligde mücadele edecek olması, kuşkusuz herkesi üzer. Taraftarı da, bu takıma ümit ve bel bağlayanları da, bakkalından tutun da, dürümcüsüne kadar, çorbacısına kadar, sanayici ve işadamına kadar üzülmeyen kalmamıştır.

Yine aynı şeyler konuşulacak, “Takıma sahip çıkılmadı, sanayici ve işadamları destek olmadı.”

Hayır, oldular. Eski defterleri açtırmayın!

Ha, yeterli miydi, tabi ki değildi.

Ama oldular.

Sonra şu da söylendi, “Takım bu topraklara A.Ş. olarak geldi. Takım kötü gidince, herkes ayaklandı. Niye sahip çıkılmıyor denildi.”

İyi güzel de, takım şirketti. Buna rağmen herkes elinden geldiğinde ucundan tutmaya çalıştı.

Yetmedi, takımı kurtarmaya kafi gelmedi olanlar.

Şimdi takım ligin dibine demir attı.

Herkes ümidini kesti. Bir alt ligde mücadele edecek önümüzdeki futbol sezonunda.

Hak ettiği yerde mi, değil. Bu takım üzerinde hesapları olanlar, artık ne düşünür bilemem de, gemi su almaya başlayınca terk eden tayfalar, şimdi acaba mutlu ve huzurlular mı?

Keşke takımımız PTT 1. liginde kalsaydı, hazır stadımız da yenilenmişken, ışıklandırılmışken, futbolseverler müthiş bir hava yakalamış iken, alınan kötü sonuçlara bir de sahipsizlik eklenince, akıbet kaçınılmaz hale geldi.

Şimdi bir fatiha okusak, kime gider onu kestiremiyorum!

Kahramanmaraşspor hayali ve ismi ile yanıp tutuşanlar, kırmızı beyazlı renklere aşık olduğunu söyleyenler, kerhen ve lütfen de olsa maça gelip, “Aaaaa, bak falan siyasetçi de maça gelmiş, helal olsun!” dedirtmek için sırıtarak stada gelenler, bu takım üzerinden siyaset yapıp, prim yapmaya çalışan sözde siyasetçilerde acaba mutlular mı? Yoksa asıl fatihayı onlar için i okusak?

Ne dersiniz?”