Hafta sonu olunca, hele bir senenin yorgunluğunu taşıyan metal demeyeceğim, zihinsel yorgunluk da üstüme üstüme gelince, bir hafta yokum.
Çok uzaklara gidiyorum.
Bugün de tatil. Fıkra ile günü kurtarmaya baktım.
*
Temel, karayollarında çalışırken, bir gün yolunu kaybeder ve gördüğü dağ evine sığınır. Kapıyı açana güzel bir bayandır. Ona; “Ben karayollarında şefim. Bu gece burada kalabilir miyim? Yolumu kaybettim de…” der.
Temel’i buyur eden genç kadın, akşama yemeği sırasında sorar; “Benim kocam yok, yalnız yaşıyorum. Benden bir şeye istiyor musun?”
“hayır, istemiyorum!” demiş Temel. Kendini tanıtmış, “ben karayollarında şefim…”
Bir süre sonra kadın soyunarak gelip yine sormuş; “Bu gece benden bir isteğin vara mı?”
Aynı cevabı vermiş, “hayır, ben karayollarında şefim!”
Sabah olmuş. Temel, kadını bir tavukla iki horozu yemlerken görünce sormuş; “Bu iki horoz o tavuğu rahat bırakır mı sence?”
Kadın; “Yanılıyorsun” demiş. “Burada sadece biri horoz var ve bir tavuk!”
Meraklanmış Temel, “Peki, diğer horoz neci?”
Genç kadın şuh bir kahkaha atıp, “O horoz değil, o karayollarında şefmiş” der.