Mahalleye kabadayı mı arıyoruz, belediye başkanı mı seçiyoruz?

22 Mart 2019, 12:25

428 kez okundu.

Az kaldı. Aylar vardı, haftalardı derken, birkaç gün sonra son viraja giriyoruz. Sonrası düzlük olur inşallah. Ve maşallah!

Filmlerini görmüşsünüzdür, özellikle İstanbul’da, kenar semt demeyeyim, önemli yerleşim alanlarında mahallenin kabadayısı olurdu. Mahallenin namusu ondan sorulur, her dert ona açılır, o da kendi kuralları çerçevesinde adalet dağıtır, mahalle halkının gönlünü kazanırdı.

Kabadayılığın bir namusu vardı.

Bir raconu, bir kültürü vardı.

Kabadayı, kimsenin tavuğuna kışt demez, mahallenin yeşil gözlü kızına yamuk yapanı affetmez, garibanları gözetir, kendi koyduğu kurallar çerçevesinde mahallenin bir nevi namus bekçisi, kurtarıcısı ve hamisiydi.

Şimdiki siyasetçiler aynı mahallenin kabadayısı gibi…

Tamam da, biz mahalleye kabadayı değil, ilimize, ilçemize belediye başkanı arıyoruz, seçeceğiz.

Bunda kuralları başkanlar değil, yasalar ve töreler belirler. Başkan adaylarının, siyasilerin, milletvekillerinin kabadayı gibi hareket etmeleri tasvip görmez, hoş karşılanmaz.

Neyse…

Muhtarlık seçimleri daha heyecanlı, ateşli ve hararetli.

Muhtarlar kendi semtlerinde oturan sakinleri ziyaret ederler, hem seçmen kartlarını (kağıtlarını) dağıtırken, bir yandan da oy isterler.

Kapı kapı dolaşırlar yani.

Şimdi bakıyorsun, nedense, niyeyse, siyasiler, içlerinde belediye başkan adayları, mevcut belediye başkanları, milletvekilleri, il ve ilçe teşkilatları, kadın ve gençlik kolları, milletveikllerin8e, belediye başkan adaylarına refakat edip, kapı kapı dolaşarak oy isteme çabasındalar.

Ne oldu, ne oluyor?

Neyin peşindesiniz?

Sıkıntı ne?

Bazı belediye başkanı arkadaşlarımızın, basın mensuplarına bırakın gönül koymayı, posta bile koyduklarını duyuyoruz. Çok çirkin bir şey ve çirkin hareketler bunlar. Daha dün bir bugün iki, hoş geldin bilmem neyinki…

Yapmayın! Hem demokrasiden söz edeceksiniz, hem özgürlükten dem vuracaksınız, sonra da basın birkaç cümle ile eleştirince, basını tu kaka ilan edeceksiniz!

Yakıştı mı, yakışıyor mu?

Bırakın mahallenin namus bekçisi olmayı, kabadayısı geçinmeyi de, adam gibi siyasetinizi yapın da, kaç gratlık siyasetçi olduğunuzun notunu biz verelim!

Ne kadarsa, o kadar!