Mısır’dan gelecek eşek!

07 Temmuz 2014, 08:58

1493 kez okundu.

Göz üzerine söylenmiş çok tekerleme var. İnsanlar, sevdikleri kimselere, özellikle göz üzerinden iltifat ederlerken, en çok badem gözlüm, ahu gözlüm, zeytin gözlüm, kara gözlüm, ceylan gözlüm, mavi gözlüm, çekik gözlüm, ela gözlüm derken, yeryüzünde en sadık hayvan olan eşeklerin de gözlerinin güzel olduğunu saklamazlar.

Ama hiçbir zaman da sevdiklerine, en yakınlarına ‘eşek gözlüm’ demezler, bunu zül sayarlar, çekinirler, hakaret addederler.

Oysa bilirler ve bilinir ki, yeryüzünde en sadık, en yararlı hayvanlardan biridir eşek.

Birine ‘aslan herif’ dersin, böbürlenir, koltukları kabarır. Acayip şımarır da. Çünkü aslan iktidarın, ve gücün temsilcisi bir hayvan. Aynı insana veya herhangi birine ‘eşek herif’ dediğiniz zaman kıyamet kopar, köpürür, hakaret sayar ve kavga nedeni olur.

Lafı uzatmadan, bir eşek fıkrası anlatalım da, maraza çıkmasın.

Osmanlı Paşası Yusuf Kamil, Mısır’a giderken, uğurlamaya gelen şair Nihat Bey’e nezaketin Mısır’dan bir arzusu olup olmadığını sormuş. Şair de ona, bir Mısır eşeği getirmesini söylemiş, yani ısmarlamış.

Dönüşte, karşılama sırasında Paşa, Şaire…

“Nihat Bey, benden eşek istemiştin. Kusura bakma, vallahi unutmuşum. Şimdi seni gördüm, aklıma geldi” demiş.

Şair lafın altında kalmamış:

“Aşk olsun Paşam, ne zararı var, siz geldiniz ya…” demiş.

Eşeklere saygı duyan birisi olarak, Allah bizi eşeklikten kurtarsın!

Hani, âmin demek yok mu?