Bu sahipsiz memlekette, 3 işi canı çeken, sabah erken kalkan, ‘acaba hangi mesleği seçsem!’ diye çok fazla düşünmeden balıklama dalan herkes yapabilir. Kim olduklarını başlıkta verdim. Biri yapar, biri onaylar, biri alkışlar. Aynen öyle…
Kasabı, emeklisi, öğretmeni, bakkalı müteahhit olur, ehli olmadığı için, 10 liralık sermaye ile 100 liralık iş yapmaya kalkıştığından, kedi olmadan fare yakalamaya, cin olmadan adam çarpmaya yeltendiğinden, bugün birçok müteahhitlerin içinde bulunduğu durumu görüyoruz, okuyoruz, dinliyoruz.
Bir baltaya sap olamayan, tutunacak dalı olmayan, kısa sürede köşeyi dönmek isteyip, bir siyasi partinin ucundan yakalayan herkes bakıyorsun siyaset allamesi. Sanki memleketin siyaseti ondan sorulacak. Sermayesi yok, havası ve rantı çok.
*
Sicilini araştırsan, alt tarafı bağlar gazeli.
Yoldan geçen mühendisi kolundan tutup gel şu bademciğimi alıver diye ameliyathaneye sokamazsın.
Bir inşaat ustasını yakalayıp gel şu bizim davayı iddia yazarak adliyeye taşı diyemezsin. Eczacıyı hâkim, öğretmeni savcı yerine koyamazsın.
Ahçı örneğin, jeolojiden anlamaz, harita mühendisi olmayan statik hesabını bilmez. Kuyumcuya gel şu bizim evin mimari projesini çiz diyemezsin.
Ama hepsi de çok rahat, çok güzel, çok kolay hem müteahhitlik, hem siyaset, hem de gazetecilik yapabilirler.
Çünkü sermayesi yok!