banner1524

Biz kendi değerine güvenmediği için hep başka değerlerin, kutsallıkların arkasına saklanmaya çalışan insanların oluşturduğu bir toplumdan geliyoruz. Genimizde, ruhumuzda var bu.

Yapımızda, karakterimizde…

Oysa milli ve manevi değerlerle ilgili şaka yapmaya, ne gücümüz yeter, ne cesaretimiz. Şakalaştığımız, alay ettiğimiz her kutsallın arkasında kendimizi buluruz, kendimizle alay etmiş oluruz da, bizim gibi saflar farkında olmaz bunun.

Oysa, insanız ya, alay edilmekten ödümüz kopar bizim.

*

Dünya bizi gayrı ciddi buluyor. Sanki kendilerini ciddi bulan varmış gibi…

Yaşanmaz, insan haklarının ihlal edildiği, adaletin tecelli etmediği, sapıklığın, hırsızlığın, yolsuzluğun, rüşvetin ayyuka çıktığı ülke olarak lanse ederler ki, onlara cevabım şu olacak, halt etmişsiniz siz!

Tabi dünya, özellikle adına batı denilen sözde dostlarımız, bizim siyasi ve ekonomik anlamda iyileşmemizden, kalkınmamızdan, istikrarımızdan rahatsızlar.

İstemezler bizim ekmek yememizi, rahat ve huzurlu olmamızı.

O bakımdan alttan girer, üstten çıkarlar, bizi birbirimize düşürmekten geri durmaz, tahrik ederler, ajanları devreye sokarlar, yaptırımları dayatırlar, bizi içerden fethetmek, kaleleri düşürmek için her bir haltı mübah sayarlar.

Batı böyle bir şey!

Şerefsizler!

*

Sosyal medyanın yeni açtığı nefes borusunun dışındaki mecralar tıkalı, ne din adamlarıyla, ne generallerle, ne başbakanlarla, ne polislerle, ne yargıçlarla, ne bakanlarla dalga geçemezsin bu ülkede.

Ki öyle bir niyetimiz de yok zaten. Biz her şeyden önce devlet ve millet diyoruz.

Allah devlete ve millete zeval vermesin!

Sonra, devletle ve evlatla şaka olmaz!

Onlar, üzerlerindeki üniformalarla çok güçlüdürler. Yazarlar, gazeteciler, işte o dünyayı kalemleriyle o üniformalardan soyar, çırılçıplak bırakırlar.

Lakin… Eski bakanının oğlunun evinde 7 kasa, içeriği bilinmeyen dünyanın parası ve para sayma makinesi çıkar, neticede içeri de tıkılır, ancak tutup da bir piyes yazamazsınız. 

Hayatı istediğiniz gibi anlatan bir roman, bir hikâye, bir piyes yazamazsınız ama yazmak istediğiniz kahramanların gerçekleri istediği gibi yaşar sizin yazamadığınız hayatı…

Onlar yapsa da, siz yazamazsınız, biz yazamayız.

Öyle bir ambargo mu var, hayır! Ama yazdırmazlar, yazamayız!

Öyle, yel değirmenlerine karşı savaş açıp, Don Kişot’luk yapmanın âlemi yok. Bu ülke çok kahraman gördü, çoğu içerde bugün!

*

Bu meselede son not; hayat diye önümüze konanı hiç sorgulayamadığımızdan, onlar konuşurlar, onlar söylerler, sen yazamazsın, ben yazamam, onlar yazamazlar!

Dikkat!

Yorum yapabilmek için üye girşi yapmanız gerekmektedir. Üye değilseniz hemen üye olun.

Üye Girişi Üye Ol

banner1527