Sakal ve sakallı adamlar, gençler…

09 Şubat 2013, 09:28

3572 kez okundu.

Bakıyorum, dikkat ediyorum, özellikle genç nesil, kirli sakal dediğimiz özentiye kendini kaptırmış durumda. Her geçen gün artıyor bu sayı. Yeni nesil kirli sakalla dolaşmayı seviyor, bunun kendisine daha çok yakıştığını sanıyor ki, saygı duymak gerek.

Daha karizmatik, daha çekici oluyorlar demek ki…

Bir kamuflaj mı, yoksa yakıştığı için mi, ya da tıraş olmaya zaman bulamadıklarından mıdır nedir bilinmez, sakallı tiplerin çoğalması, bir özenti mi, bir daha karizmatik görünme hevesi mi, bilinmiyor.

Gerçekte özenti mi yoksa!

Geçenlerde, sakalları uzun, genç olduğunu tahmin ettiğim ki sakallardan yanılma payım olduğu için diyorum, yaklaştım biraz yanına, bir mini muhabbetten sonra kaç yaşında olduğunu sordum genç arkadaşa. Verdiği cevap beni şaşırtmadı değil. 19 imiş.

Kendisine yakıştırdığı sakal, kendi yaşına on yaş daha eklemişti oysa.

Öyle görünüyordu.

Merak ettiğimi anlayınca, “Abi, manitalar şimdi kirli sakallı gençleri daha çok seviyor, nasıl yakışmış mı, karizmatik duruyor değil mi?” deyince, gülümsemekten ve kendisine hak vermekten başka yapacak bir işimin olmadığını anladım.

Aşağıya tükürülmesi durumunda öncelikli ıslanacak kılcal uzantıların birçok çeşitleri varmış.

Kirli sakal.

Uzun sakal.

Keçi sakalı.

Top sakal

Napolyon sakal.

Smokin sakal.

Yazıyı bir fıkra ile bitirelim, adamın biri metresiyle sohbet ederken, metresi dönmüş ve adama; “Sevgilim, lütfen şu sakalını keser misin, seni rahat öpemiyorum!” demiş.

Adam metresine, “Kusura bakma, hayır, kesemem, çünkü karım beni böyle seviyor, sakalımı kesersem, karım da beni gebertir” diye cevap vermiş.

Neyse…

Adama yine de metresini kıramamış, tutmuş sakalını kestirivermiş.

Gece geç saatlerde evine gitmiş, karısı uyuyor, süzülerek yatağa girmiş, o an karısının yanağı kocasının yanağına deymiş ve karısı;

“Sevgilim sana bu vakitte evime gelme demiştim, her an kocam gelebilir de…” demiş.