Kimdir, necidir derseniz, diye sorarsanız bildiğinizi, aklınızdan geçenin olduğunu düşünüyorum ve de iddia ediyorum, biliyorum.

Tabi ki Ahmet Özdemir.

Bu, onun için yazdığım kaçıncı yazı hatırlamıyorum. Siyaseten, milletvekili olduğunda, hakkında en çok yazı yazdığım isim. Neden? Çükü her türlü takdiri, övgüyü hak ediyor!

Şimdi bakıyorum ortama, ‘keşke Ahmet Özdemir vekilimiz olarak devam etseydi’ diyenlerin sayısı oldukça fazla.

Yokluğu hissediliyor. Aranıyor. Ve o da gittiği her yerde kendisine olan güveni, sevgiyi an be an yaşıyor, hissediyor.

Bu sevgi seli niye?

*

Kötü komşu insanı mal sahibi yaparmış! Bu sözü önemserim. Büyük umutlar besledikleriniz, başarılı olacağı inancı, düşüncesi ile size gönderilen, yarattıkları hayal kırıklıkları, öncekilerin kıymetini öne çıkartıyor, siz de onu arıyorsunuz.

Gelenlere bakıyorsun, çalım çehrelerinden geçilmiyor. Egoları yüksek, ne dedikleri bilinmeyen siyasi figür olarak zaten sahaya çıkmaya, çarşıya pazara inmeye korkuyorlar, e tabi o zaman da senden-ondan öncekilerin değerini bir kere daha terazinin kefesine koyuyorsun.

Bakıyorsun, o çok sevdiğin, o insan evladı, insan içine çıkan, telefonlara çıkan, gülümsemeyi bilen beyefendiler terazinin kefesinde ağır basıyor.

Ahmet Özdemir bu işte!

Şimdi sevgili vekilim, gönüllerin siyaset adamı, beyefendi siyasetin kitabını yazan gönül adamı arayacak, eminim, ‘Yahu Mehmet abi ne gerek vardı, keşke yazmasaydın!’ diyecek.

Desin!

Altının kıymetini sarraf bilir. Ahmet Özdemir gibi kendini şehre adamış, davanın neferi olarak yıllarını vermiş, saçlarını dökmüş, ağartmış delikanlı, düzgün adamın kıymetini şimdi daha iyi anlıyor bu toplum.

Aranmak, sık sık hatırlanmak güzel şey. İnsanları mutlu eder, motive eder, hayata bağlar.

Şimdi bu insanlar Ahmet Özdemir siyasetini arıyor. Onun yapıcı, yaklaşımcı, kucaklayıcı, barışçıl siyaset zihniyetini bilenler, mumla arıyorlar.

*

Gurur yok, kibir yok, güç zehirlenmesi yok, tavan yapmış ego yok! Düz, sade, sıradan, insancıl, beyefendi…

Diyorum ki, sizin de içinizden geliyor mu bilmem, ‘neredeysen gel, durum, vaziyet iyi değil!’

Gel de eski huzur siyasetini hatırlat bize! Bu şehirde yaşadığımızı, siyaset yaptığımızı, gazetecilik yaptığımızı hatırlayalım!

Sen yoksan, yok işte, yok…

Dikkat!

Yorum yapabilmek için üye girşi yapmanız gerekmektedir. Üye değilseniz hemen üye olun.

Üye Girişi Üye Ol

banner1488