Parayı verenin düdüğü çaldığı günümüzde, şimdi öyle bir soru sordum ki, cevabını da yazmasam olmayacak. Hani derler ya, ‘iti öldürene sürüttürürler!’ bizimkisi de ona döndü.
Madem sorduk, devam edelim.
Bir insana neden yılın sporcusu, neden yılın gazetecisi, neden yılın belediye başkanı, neden yılın sivil toplum kuruluş başkanı, neden yılın anası, neden yılın bilmem nesi denilir. Yılın valisi, yılın kaymakamı, yılın takımı, yılın şarkıcısı, yılın, yılın, yılın…
Uzar gider.
Geçen seneden hatırlıyorum. Her önüne gelene yılın belediye başkanı ödülünü veren bir dergi ve kurum, beni aramış, para ile bu işi yapmadıklarını, para ile alakalarının olmadığını, anket sonucu tespit ettikleri başkanlara bu ödülleri verdiklerini söylemişti. Maşallah ülkede yılın belediye başkanı olmayan yok.
O zat-ı muhterem söylemişti de, ben de yemiştim!!!
*
Yılın şoförü, yılın bürokratı, yılın bakkalı, yılın en güzel kızı, yılın en yakışıklısı, yılın sesi, yılın annesi, yok babası, en güzel sanatçısı, yılın yalanı vs… Sizi sarmadı ise hadi birlikte seçelim.
Yılın yılanını…
Var mısınız, cesaret edebilir misiniz?
Dikkat edin, yılın en dandik başkanı, yılın en samimiyetsiz ve ağzından yalan çeşme gibi akan siyasetçisi seçilmez. Nedense hep paraya tahvil edilmiş ‘yılın… bilmem nesi’ seçilir.
Çünkü dandik desen, çünkü sıradan desen, çünkü bayağı desen, kimse beş kuruş vermeyecek.
O zaman parayı veren de düdüğü çalacak, e haliyle edem yılın belediye başkanı, yılın gazetecisi, yılın sporcusu, yılın bürokratı, yılın bilmem nesi seçilecek.
Sırayla değil, parayla…
*
Anketör firmayı ara, bastır parayı, tut birkaç tane yandaş tanıdık, bak bakalım yılın gazetecisi kim oluyormuş?
Bal tutan parmağını yalıyor birader.
Başka yerini değil.
Yılın belediye başkanı kim mi? Lütfen beni yalan yanlış şeyleri yazmaya zorlamayın!
Lütfen!
Rica ediyorum!