Herkesin kendine özgü farklılıkları var. Hatalarımız, duygularımız, hissiyatımız, renk ve zevklerimiz kadar nefretlerimiz de bizi ele verince, dışarıdan bakan bizim için notunu verir, özel yaşamamıza dair az çok bir bilgiye de sahi ise, senin-benim kareköküm, özgül ağırlığım ortaya çıkar.
*
Suat Silahlı, özgül ağırlığı olan bir insan. İş adamı diyelim. İsterseniz siyasetçi kimliğini de eklediğinizde, ortaya dört dörtlük bir insan portresi çıkar ki, hakkında bir yorum yapılsa, artı ya da eksi Silahlı bildiğiniz karaktersiz insanlardan değil. Gariban dostu, insan evladı, siyasi beklentisi olmasa da sıkı bir milliyetçi, çokça da basın dostu bir kimliği de cebine koyduğunda tanıdıkça daha çok seveceğiniz bir tip, bir üst karakter.
Daha, yani seneler önce tanıdığımı söyleyemem. Topu topu 3-4 senedir bir dostluğumuz, samimiyetimiz var. Tanıdıkça, seneler geçtikçe Silahlı hakkındaki kanaatim, düşüncelerim, yorumlarımız daha da derinleşiyor, aradaki bağ daha da güçleniyor, ona olan sevgim, saygım suyu çok emen çınar ağacı gibi kök salıyor vücudumun her yanında.
*
Bir kötü huyu var, kim ne derse kanar. Saflığından değil, herkese inanır, güvenir. Bazen en yakınları bile kazıklar onu. Öfkesi, nefreti, kini uzun soluklu olmadığı için, kısa sürede unutur ne varsa yüreğinde sakladığı. Bir çocuk tutsa elinden, 'Gel şuraya gidelim!' dese, yok demez, işim var bahanesine sığınmaz, 'Bu daha çocuk, niye peşinden gideyim ki...' düşüncesinden uzak, sevecen elini uzatır, birlikte yol alır ama yolda bırakmaz kimseyi.
*
Günlük yaşamda hepimiz de kazık yiyoruz. Hani, o hoşgörü timsali, örnek işadamı, babacan insan merhum Sakıp Sabancı'ya sormuşlar ya, 'Tecrübe senin için nedir?' diye, o da 'Hayatta yediğim kazıkların sayısıdır' cevabını vermiş.
Eminim ve inanıyorum ki, aynı soruyu Suat Silahlı'ya sorsalar, o da aynı cevabı verecektir, kesin. O'nun yetişme tarzında var bu. Karakterinde var. Sağlam bir kişilik, aşına, işine ve eşine bağlılığı, onu kendi ölçeğinde ve mesleğinde her geçen gün zirveye taşırken, yaşamı boyunca ne kadar ve kimler için bedel ödediğinin herhalde çetelesini tutuyordur.
*
Bir jeoloji mühendisi olduğunu biliyorum. Yurt dışında, özellikle Türki Cumhuriyetlerinde iş yaptığını biliyorum, çocukları çok sevdiğini biliyorum, sıkı, sadık bir MHP'li olduğunu da bildiğimden, zaman zaman belediye meclis toplantılarında karşılaştığımızda, zaman zaman büromuzda kahvaltıya geldiğinde, onu bağrıma basasım gelir. Büyüğünü küçüğünü bilir, hatırşinastır, kalenderdir, genç yaşta olsa bile babacandır, nezaket timsali ve saygılıdır. Kısacası, erdemli bir insanda olmasa gereken tüm özellikleri, tüm hasletleri bünyesinde ve karakterinde taşıyan bu dost insan, sıkı sıkı sarıldığı toplumsal sorunların çözümü noktasında da meclis üyesi olarak elinden geleni yapıyor, bir şehir milliyetçisine düşen hangi görevler varsa, üzerine de kendi etnik ve siyasi kimliğini ekleyerek, yaşanabilir bir kent için, sağlıklı toplum için, huzurlu, gelişmiş, refahı yakalamaya çalışan bir topluluk için aradığınızda, karşınıza Suat Silahlı çıkarsa şaşırmayın!