Ticaret, bürokrasi ve siyasette imkânlar bitmez ve tükenmez!

03 Aralık 2016, 10:31

488 kez okundu.

Ticareti bilmem, bürokrasiye aklım yetmez. Ama iş siyasete gelip dayanınca, eh, bu meselede bizim de söyleyeceklerimiz tabi ki olacak.

Yukarıdaki anlamlı, veciz niteliğindeki söz, eski milletvekilimiz sayın Sıtkı Güvenç'e ait.

Bir dost düğününde, yine dostların bir masa etrafında çevrelendiği sırada, ne konuşacaksın, tabi ki siyaset.

Siyaset virüs gibi.

Yeter ki insanın kanına girmesin! Ha, meslek mi, angarya mı, onu da kestiremedi, tespit edemedi, bir isim bulamadı kimse, o da ayrı.

İnsanın kanına, ruhuna sindiğinde siyaset, alışkanlık yapıyor, bırakamıyorsun. İstesen de kopamıyorsun bir türlü. İçindeki hırs, çevre, şartlar, seni hep sahada tutmak istiyor.

Hal böyle olunca, tribünde oturma şansın yok.

Şampiyonlar şampiyonu, bugün itibariyle Yalova Gençlik Hizmetleri Spor İl Müdürü Metin Kaplan'ın kızının düğününde, siyasetçi dostlarla masada otururken kuşkusuz konu ilkin siyasetten açıldı.

Siyaset denen illet insanın kanına girince, ruhuna işleyince, damarlarına sirayet edince, vazgeçemiyor. Fiilen olmasa da, dost ortamında, muhabbet mekânlarında ilk konuşulan mesele, siyaset olunca, herkes de maşallah günümüzde siyasete uleması, siyaset bilimcisi, bir fikir beyan etmeden duramıyor, rahat edemiyor.

Nasıl bir illet ise…

Sayın Sıtkı Güvenç’e selam ve sevgilerimle…