banner1524
 Gide gide usansak da, memleket bizim!

Birkaç hafta önce, bizlerden bazıları Adıyaman’a gittiler. Döndüklerinde söyledikleri beni hem sevindirdi, hem üzdü. Şuna, ülkem adına sevindim. Yolları bizim deyimle kaymak gibi. Bal dök yala cinsinden. Daha düne kadar Kahramanmaraş’ın bir mahallesi büyüklüğünde iken, bugün Adıyaman’ın ekonomik ve ticaret yanında, hizmet alma ve verme noktasında zirveyi zorladığını duydum.

Bunu sık sık gazeteci dostum, GAP Gazeteciler Birliği Başkanı sevgili Zeynel Abidin Kıymaz’dan da duyuyordum. Adıyaman, inanılmaz bir atılım göstermiş, aldığı hizmete yanında, yol meselesini de çoktan çözmüş bir ilimiz iken, üzüldüğüm nokta şu oldu; ‘Bizim Göksun yolu bilmeceye, yılan hikâyesine döndü. Yapılanlar da bir halta yaramıyor. Birçok proje iptal edildi ve para toprağa gömüldü. Kahramanmaraş bunu hak etmiyor!’

Tamam, hak etmiyoruz.

*

Bir Adıyaman kadar olamadık, ona canım sıkılıyor, ona üzülüyorum. Sadece ben olsam, dert değil, AK Partiye oy ve gönül vermiş insanların da bu yoldaki kaygılarını, endişelerini duymuyoruz sanmayın! Yazınca her ne kadar birilerinin canı sıkılıyorsa da, fincancı katırları ürküyorsa da, kral çıplak deyişimiz karşısında uykularını kaçıyorsa da, yazmak zorundayım, çünkü bizim bu halka, bu insanlara borcumuz var.

Ben bu vebali kaldıramam!

*

Anlı şanlı sivil toplum kuruluşlarımız var. Tabeladan ibaret olanları saymıyorum, bugün gücü elinde bulunduran AK Partiye ve Başbakan Yardımcımız sayın Veysi Kaynak’a giden, götürülen projelerin mutlaka hayat bulacağına emin birisi olarak, sivil toplum kuruluşlarında bu cesareti göremeyince üzülmüyorum. Pısırık, mızmız, iki kelime etmekten aciz, uyuşuk, iktidara nasıl yalakalık yaparım kıvamındaki açıklamaları ile günü kurtarma derdinde olan insanlardan ne beklenir, bilemedim gitti…

Herkes bana değmeyen yılan bin yaşasın havasında.

Ama unutmayın, o yılan bir gün sizi sokarsa, kara toprak bile kabul etmez, bilesiniz!

*

Son sözüm, Başbakan Yardımcımız, bu kentin öz evladı sayın Veysi Kaynak, siyaset için, kentimiz için bir şans, bir fırsat. Bunu çok iyi değerlendirmemiz gerekiyor. Ondan iş, aş ve tayin beklemek yerine, götürülen projelerin akıbetini beklemek, takip ve ısrar etmek gerekmez mi?

Bu kadar mı zor!

NOT: Dün Karayolları Mersin Bölge Müdürü sayın Yakup Dost ile görüştüm. Kahramanmaraş’a geldiğinde, bizimle oturup çay içme, sohbet etme sözü verdi. Kendisine teşekkür ediyorum.

2. NOT: Bir hafta yokum. Kafanızı dinleyin diyeceğim ama yazılarımı bırakıyorum, sizi mahrum bırakmak istemedim. Hakkınızı helal edin! 

Dikkat!

Yorum yapabilmek için üye girşi yapmanız gerekmektedir. Üye değilseniz hemen üye olun.

Üye Girişi Üye Ol

banner1527