banner1524
Editör
Editör
Yazarın Makaleleri
Malatya valilik binası tamam, biz daha ihale sürecindeyiz
Bu başlıktaki haberimi geçen hafta sonu girmiştim. Zaten bu meselenin üzerine düşen, bir an önce ihalenin yapılıp, merkezdeki eski yerine konumlanması için çırpınan bir mülki amirimiz, valimiz var. Fakat ne gariptir ki, ihale 2 belki de 3...
Azmi Biçkes, yılların eskitemediği yorgun savaşçı
Yorgun dediysem lafın gelişi. Bugün itibariyle yaşı 80'i aşmış, fakat hâlâ bu şehir için, hâlâ makine sektörü için, hala biber sektörü için elini taşın altına koymayı bırakın, koyduğu taşı elinin altından çıkartmayan şehir...
Ilıca’da sinekle mücadele, dere ıslahı ve Muhtar Cuma Karalar
Yaklaşık 2 haftadır sosyal medyada, Ilıca'yı ikiye bölen mıntıkada yol çalışmasının yapılığını, buna da Muhtar Cuma Karalar dostumuzun önderlik ettiğini görüyordum. Çalışmalara baktım, derenin içinde. Akıl alacak gibi değil,...
O kantar bir gün seni de tartar!
‘Ayarını bozduğun kantar, gün gelir seni de tartar!' Bu meşhur sözdür. Her zaman, her yerde ve herkes için geçerli. Gerçi ayarın bozuksa, ne terazi kâr eder, ne kantar. Bir kere balık baştan kokmuş, cin şişeden çıkmış, ok yaydan...
Cambazlar ve palyaçolar
Niteliğini bilmediğin sayıyı kullanma! Tuttum bu sözü. Karnının doymayacağını bildiğin yerde sofraya oturmayacaksın der gibi, bilmediğin yola çıkma der gibi, lafının yerde kalacağını bile bile kimseden bir şeyi iki kere isteme der gibi…...
Delidir, ne yapsa yeridir!
Delinin biri camiye girer, belli ki namaz kılacak. Ama oturmaz, meraklı ve şaşkın gözlerle etrafı süzer dolanır. Bir oraya bir buraya her köşeye dikkatlice bakar ve hızla çıkar gider. Az sonra sırtında bağlanmış odunlarla tekrar gelir camiye...
Aslında Veli haklıydı!
Sözün gelişi, haklıydı ama alacağı yoktu. Veli dediysem, Arsan'da uzun seneler çalışıp emekli olan bir meslektaşımız, düzgün kalemi olan arkadaşımız. Biraz sazını sözünü esirgemeyen birisi. Dobra ve net. Sevgili Veli Karalar,...
Yüksek yüksek tepelerde evler ateş pahası!
Aslında aşağıda okuyacağınız yazı, çok aylar, hatta birkaç sene önce yazıldı. Lakin siteye girmeye bekleyen yazı o kadar çok ki, fırsat olmamış bu da arada kaynamış gitmiş ve fakat güncelliğini yitirmemiş. Konut fiyatlarının hızlı...
Bir dostu hatırlamak ve Erdal’ı anlatmak!
O'nu tanıdığımda, ki bu takvim 1997 yıllarına denk düşer, heyecanlı, atak, işinin ehli, tuttuğunu koparan, gözünü budaktan sakınmayan delikanlıydı. Şimdi biraz rahatsız gibi. Eee, seneler çok şeyi alıp götürüyor zamanla bizden....
Ne bulursam alır satarım abi!!
Adamın işe ihtiyacı var, iş istiyor karşıdan. Soruyorlar; ‘ne iş yaparsın!' Cevap klasik, bilinen ve beklenen; ‘ne iş olursa yaparım abi!' İşe girdikten sonra iş beğenmez o ayrı mesele. O hesap, şimdi bizim millet çok tuhaflaştı....
Esaret mi, cesaret mi? Ve Hanifi Öksüz’e gizli kapaklı değil, açık mektup!
Esaretten hoşlanmam da, insanı köle gözüyle değerlendirip, esir alma zihniyetinden nefret ederim fakat insanların deli cesaretine her zaman hayran olmuşumdur. Azimli, kararlı, topluma yararlı olma adına güçlü adımlar atan, yatırım anlamında...
Mahir Ünal ve Ahmet Özdemir neredesiniz?
İnsanoğlunun umutları, beklentileri, talepleri, ihtiyaçları hiç eksilmez. Ne kadar versen, daha fazlasını ister. Bizde, yani Türk toplumunda tatminsizlik diye bir şey var. Verirsin, halbuki ihtiyacı yoktur, fazlası vardır evinde, işyerinde,...
Dondurmanın Profesörü
Ve beyefendisi… Ve dondurmanın kitabını yazan usta. Dondurmanın başkentinde, Türkiye ve dünyada dondurma denilince akla kuşkusuz Kahramanmaraş geliyor. Festivalini yapamıyoruz ama dondurma bizim yerli ve milli markamız. Yaşar Pastanesi ve MADO...
Vay köftehorlar vay!
22 senelik Köfteci Yusuf, günde 100.000 kg köfte satıyor. Yılda 2 milyar $'a yakın ciro yapıyor. Şirketini bu seviyeye kadar çıkarmış insanlar deli mi, hiç kârlı olmayacağı halde yasaklı hayvan eti koysun? (0,001) binde bir oranında...
Siyasetin ‘ceza sahası’
Futbolu bilenler, ceza sahası, yani 18 çizgisi içinde yapılan kural dışı hareketler, penaltı ile cezalandırılır. Penaltı yüzde yüz değilse de ki atacak oyuncunun kaçırma ihtimali de var, gol olmayabiliyor. Tabi her oyuncu penaltı çekemez....
İlker Yiyen’e dair sportif bir övgü manzumesi
Son senelerde, şehirde, özellikle futbolda otorite haline gelen gazeteci kardeşimiz İlker Yiyen; "şehrin taze kanlara ihtiyacı var!" derken, aslında bir gerçeğe parmak basmış. Ülkemizde, büyük takımlara bakıyorum, oyuncuların yarıdan fazlası...
Bana sponsor olur musunuz?!
Seçimden önceleri, başkan adayları seçim çalışmaları için gitmedik mahalle, ayak basamadık kırsal, çalmadık kapı, sıkmadık el bırakmamış, inanan kitleler de partisinden çok adaya, belki de tepkiler yüzünden tutmuş karşı mahallenin...
Enver Kılıç ve Fatih Sarıkaya’yı anlamak, anlatmak!
Hep diyorum, hep yazıyorum, tanıdık insanları, dostları anlatmak kadar zor bir şey yok. Arada unuttuğunuz bir özelliği olur, mahcup duruma düşersiniz. Birlikte yol yürümedikten sonra, birlikte toplum içinde halvet etmedikten sonra, ticaretinde...
Takımlarımız, Kırıkhan, yerli - milli sahamız ve stadyum meselesi
Akedaş sponsorluğundaki İstiklalspor, alınan kararla artık maç yapmak için Hatay'ın Kırıkhan ilçesine gidecekti, fakat TFF karara red vermiş. Kahramanmaraşspor ve Kahramanmaraş İstiklalspor'a gönderilen yazıda, Batıpark Sahası'nda...
HG Hastanesi, yol ve kavşak meselesi
'Keşke faizlerin yüksekliğinden dolayı neredeyse durma noktasına gelmiş Maraş'taki tekstil fabrikalarının halinden de bahsetseniz. Fabrikalar patır patır dökülüyor, batıyor! Şu an küçükler ve orta çaplılar gidiyor. Büyüklerin...
Çok konuşma, uzatma, önüne bak!
İstenen bu. ‘Çok konuşma, yazma, eleştirme, bizi ikide bir, kim demiş şehre gelmeye korktuğumuzu, sahaya inmekten kaçındığımızı, bak, sana söylüyorum; zart zurt hatırlama, cevap verme hakkı yaratma, bak memleket için bir tarafımızı...
Yürüyüşünü görmek istedim!
Yaya olarak bir köye gitmeye çalışan adam, yolda gördüğü köylüye, ne kadar zamanda köye varabileceğini sorar. Köylü sesini çıkartmaz, duymazdan gelir sanki. Cevap alamayan adam, köylünün sağır olabileceğini düşünerek yürümeye başladığında,...
Balcıoğlu, “Sanayi sektörü batmamaya çalışıyor”
Kime rastlasak, kiminle iki kelime hanek edecek olsak, ekonomik gidişattan rahatsız olmayan ve kaygı duymayan yok gibi. Geçim sıkıntısı, alım gücünün düşmesi, ekonomik darboğaz, insanların günlük yaşamlarını olumsuz etkilerken, günümüzde...
Kurt kışı geçirir ama…
Yediği ayazı unutmadığını hepimiz biliyoruz. Depremden sonra birçok insanımızın psikolojisi bozuldu. Eşini, aşını, işini, evladını kaybedenler kadar, hatıralarını da yitiren toplum ne kadar zamanda toparlanır, esnafı, sanayicisi ne zaman...

banner1527