Yıl sonuna geldik ya, yerel yöneticiler, sivil toplum kuruluş kanaat önderleri ve bu şehirden sorumu olduğunu düşünen hassasiyet sahibi kimseler bir değerlendirme yaparlar, yıl içinde yaşanan önemli olaylardan söz eder, yaptıklarını veya yapamadıklarını basın önünde kamuoyuna aktarırlar.
Belediyelerin olduğu kadar STK’larının da Meclisleri vardır, belirli dönemlerde toplanırlar, istişare, önerileri, ileriye dönük projeleri ve kurum adına hayat bulan-bulacak gelişmeleri paylaşırlar.
Bunlardan biri de Ticaret ve Sanayi Odası oldu, 20. Olağan Meclis Toplantısı’nı gerçekleştirdi, EXPO Arasta Çarşısında Aralık ayı faaliyetleri ve ekonomik gelişmelere ilişkin görüşmeler yapıldı.
*
Sivil toplum kuruluşu denilince aklıma ilk gelen isimlerden biridir TSO Başkanı sevgili Mustafa Buluntu.
Mecliste kim ne konutu, kim ne öneride bulundu, o tarafta değilim. Ben, kurumun gözle görülür, elle tutulur, kamuoyuna katkısını değerlendirme anlamında kıymetli Başkan Mustafa Buluntu’ya dair kişisel düşüncelerimi aktarmak istiyorum.
Bir kere, proje üreten, iletilen projeleri değerlendirmeye alan, hayat bulması için çaba sarf eden azimli, kararlı birisi. Çarşıya, pazara çıkmaktan korkmayan, halkın arasında dolaşmayı seven, basın önüne dahi çıkma cesaretini gösteren birisi. Korkak değil en azından! Ve dünyanın kendi ekseni etrafında döndüğüne itibar etmeyen ve insanlara dokunan Başkan.
*
Şimdi kalkıp son meclis toplantısında kim ne konuştu, ne konuşmadı onun derdinde değilim de, özellikle şu Mücbir Sebep Halinin uzatılması konusundaki çabasını hiçbir zaman inkar etmedik, edemezdik. Bölge TSO başkanları ve Mali Müşavirler Odası Başkanı ile çalmadık kapı bırakmadı, gitmedik bakan, ulaşmadık siyasetçi kalmadı.
Özellikle küçük esnaf yani kobileri kapsadığı, üreten büyük işetmelerin bu uygulamadan yararlanamadığına dair bilgiler kamuoyunda paylaşıldı, yazıldı ama somut bir bilgi çıkmadı, bilgi kirliliği devam etse bile, bu meselenin üzerine üzerine giden cesaret ve feraset sahibi Başkandır Buluntu.
*
Turizme verdiği önemi biliyoruz. Çalıştaya katılım bile sağladı. Kentin turizm potansiyelini artırma anlamında verdiği mücadele takdire şayan. Geçen hafta Cumhurbaşkanımız sayın Erdoğan ile dahi bu meseleyi dile getirme fırsatı buldu.
Bacasız sanayi turizm, bu şehri ayağa kaldıracak, yerli ve yabancı turisti şehre çekecek en önemli sektör iken, O’nun turizmi verdiği önemi bir kere daha tekrarlamak isterim.
Bu yasa kapsamında, mikro ölçekli firmalara 6+6 ay olmak üzere uzatma sağlanabilecek. Ayrıca, kapsam dışında kalan firmalar için bireysel başvuru hakkı tanınacak.
*
SGK taksitlendirmelerinde hâlâ teminat şartı ve koşulunun devam ettiğini görmekte iken, Suriye’nin yeniden inşası konusuna gelince, geçtiğimiz günlerde bu konuda bir basın açıklaması yapmıştı. 13 yıldır devam eden savaş sonrası, Suriye’de artık normalleşme sürecinin başladığı bir dönemden geçiyoruz.
Oda bütçesiyle Suriye’nin inşasını üstlenmemiz elbette mümkün değil, ancak bu süreçte şehrimizin iş insanlarının ticari fırsatları değerlendirmesi gerektiğine inanıyoruz.
*
Depremde, Mehmet Balduk’un eseri olan Oda binası ciddi zarar gördü. Şimdi tadilat ve restorasyon çalışması devam ediyor
şu sıralar, günümüzdeki en aktif sektörlerin başında geliyor inşaat. Hem maliyetli, hem çalıştıracak bırakın ustayı, işçi dahi bulamıyorken, başkan Buluntu özverisiyle, katkılarda bu restorasyonu bir an önce bitirme gayretinde.
*
TSO Başkanı hakkında sık yazı yazanlardan biriyim. Bundan da büyük keyif alıyorum. Onu tanıdığım için, anlatmakta, anlamakta zorluk çekmediğim gibi, yorulmuyorum da yazarken.
Üyeleri ile yerel yönetimler, kentin yaşamına ekonomik, sosyal ve kültürel değerler katan bazı sivil toplum kuruluş kanaat önderleri ve siyasiler kadar bürokrasi ile kurduğu sağlıklı, verimli ve uyumlu diyalog sayesinde kentin birçok sorununun çözümüne katkı sunan liderlerdendir Buluntu!
Değerlendirmeyi yaparken uzay sanayiine, bölgenin ekonomik ve sosyal yapısına ciddi katkısı olacağını düşündüğümüz TUSAS’a değinmemiş. Unutmuştur. Onun akıbetini, geleceğini de düzenleyeceği basın toplantısında sorarız.
Kasıntısı yok, yüksek perdeden dokundurması yok, egosu yok, kibri yok, takıntısı yok, belki çok ama çok zengin değil ama yüreğinde insan biriktirmiş biri olarak gönül zenginliğine kimsenin gücü yetmez!
Kıskanan varsa, çatır çatır çatlayabilir, beis yok, sakınca yok!