Hayat böyle, ne ekersen onu biçiyorsun. Hıyar eken salatalık topluyor bahçeden. Siz, arpa ekenin karpuz hasat ettiğini duydunuz mu?
İyilik yaparsanız, iyilik bulursunuz, ötesi yok.
Çünkü hayatta her şey karşılığını buluyor, kötülük yapan da bedelini ödüyor! Bu dünyada olmazsa, öbür tarafta cezasını çekeceği kesin!
Siyasetçi örneğin… Halka yalan söylüyorsa, düz siyasete ilmi siyaset karıştırıyor, katakulliye rağbet ediyorsa, kendisini o göreve layık bulanlara ihanet ediyorsa, vay haline! Ki yazıklar olsun!
Bürokrat… Çoğu yerini yadırgıyor. Çapına bak, karekökünü hesap makinesine vur, kalıbını gözünün önüne getir, iki kelimeyi bir araya getiremediği halde, çokbilmişlik tasladığını düşün, burnunun bokunu yediği halde, kendisini dünyanın en cömert insanı yerine koyduğunu getir aklına, not ver!
Kaç paralık adam.
Sivil toplum kanaat önderi dediklerine bak… Kariyer mariyer hak getire de, bazıları bu işin ununda değil, ününde… Adımız geçsin, protokolde yerimiz olsun, kartvizitlerde adımız başkan yazılsın, millet aradığında ‘sayın başkanım…” desin, eh, kelle kulak da yerinde, bırak memleketi kendine bir hayrı olmadığı halde, vatan kurtaran kahraman!
Güya, sözüm ona!
Gülü seven dikene katlanır derler. Malum, gül dikensiz olmuyor.
Birini gammazlıyorsanız, tekerine çomak sokup gittiği yola mayın döşüyorsanız, ayağına çelme takıp arkasından kuyusunu kazıyorsanız, yüzüne karşı bir türlü, arkasından olmadık bilmem neleri yapıyorsanız, ekmeğine zehir doğradığınız yetmiyormuş gibi, ölmeden mezara koymayı düşünüp mezarını kazıyorsanız, eeeeee, kusura bakmayın bir gün bu zihniyetin, bu karanlık düşüncelerinizin karşılığını fena halde ödeyeceksiniz.
Gazetecisiniz örneğin.
Siteniz de olsa, Hürriyet gibi gazete de çıkartsanız, kaleminizden kan da damlasa, yazdıklarınızla şehir zangır zangır titrese de, adam değilseniz, insan kılığında yılandan, çıyandan, akrepten farkınız yoksa, siz insanları sokup öldürmeyi hedeflediyseniz, İbrahim Tatlıses de öyle diyor ya, Allah belanızı verecek, merak etmeyin!