Sayın Öztunç, biliyorsunuz, 1 Kasım seçimlerinde 1. sıra milletvekili adayı oldu ama meclise gitme şansı bulamadı. Lakin şimdi parti meclis üyesi. Önemli bir konuma sahip.
O kadar da donanımlı, bilgi birikimi dolu. Boş birisi değil anlayacağınız. O gün kendisini dinlerken, 'İşte ezber bozan siyasetçi bu' dedim içimden.
AK Partiyi şiddetli bir biçimde uyardı. Muhtarlara gönderilen mesajları deşifre etti, savcılıktan falan söz etti, kendilerinin de karşı atağa geçip, AK Partililer hakkında suç duyurusunda bulunacaklarını belirterek, 'Herkes ayağını denk alsın, aklını başına toplasın' uyarısını tekrarladı kaçıncı kez. Muhtarların siyasete alet edildiğini ileri sürerek...
Öyle şeyler söyledi ki, ağzından çıkan cümleler yenilir yutulur gibi değildi.
*
Bir de Elbistan'ın il olma meselesi vardı. Ben duymadım, ancak Kültür ve Turizm Bakanı sayın Mahir Ünal'ın seçimlerden önce, 'Elbistan'ı il yapacağız' vaadini hatırlatarak, bu sözü tutmasını istedi. Madem sayın Mahir Ünal bu meselede samimi ise, mecliste kanan teklifi vermesi halinde kendisinin de destekleyeceğini beyan etti.
Bir şey daha söyledi ki, yenilir yutulur gibi değildi, 'Şayet sayın Mahir Ünal'da tırnak ucu kadar Elbistan sevgisi varsa, sözünün arakasında durur' deyince, biz basın mensupları hepimiz birbirimizin gözlerinin içine baktık. Bunu ilk fırsatta, bir Ankara seferimde, sayın Mahir Ünal'a hatırlatmak istiyorum.
Eleştirileri çok sertti. Son olarak yine AK Partililere seslendi, sözleri tehdit kokuyordu adeta, 'Benim ağzımı açtırmayın!' diyerek aba altından sopa gösterdi.
Vay anam vay!