Siyah beyaz ve 4 sayfalık gazetelerden bugünlere geldik.
Köşe yazarının, muhabirini bulunmadığı günleri geride bıraktık.
Hele hele gelişen zaman ve değişen teknoloji ile daktilodan bilgisayarların tuşlarına eyvallah ettiğimiz günleri yaşadığımız şu günlerde, artık gazetecilik de kolay.
Çünkü, kopyala yapıştır tekniği ve uyanıklığı daha da gelişti teknoloji ile.
Özel habere çok az rastlıyorsunuz. Özel haber adı altında piyasaya sürülen haberler de bir öncekilerin veya daha önce yapılanların aynısı, kopyası, benzeri…
Yeni bir şey yok bu âlemde.
*
Kahramanmaraş basının nereden nereye geldiğini tabi ki yeniler bilmez. Çünkü günümüzde, emek yok, emeğe saygı olmadığı gibi büyüklere de saygı yok.
Herkes kendini mesleğe senelerini veren ustalarla aynı kefeye koyuyor!
Nereden nereye geldiğimizi bizzat yaşayanlar, gerçek anlamda gazetecilik yapanlar daha iyi bilir, idrak ederler. Eskiden gazeteciler özel haber yapabilmek için yarış içinde olurlardı. Kıyasıya bir haber rekabeti yaşanırken, şimdi bilgisayara düşen e.mail’lerden oluşan fotokopi gazeteciliğine alışıyoruz ne yazık ki.
Ancak o yarış, o rekabet günleri geride kaldı.
Ama naçizane önerim, emek ve emeğe saygı. Bir de büyüklere, ustalara, duayenlere… Çünkü onlardan öğreneceğiniz çok şey var.
Yazdığınız bir haberin, yorumun nereye çekileceğini bilemiyorsunuz. Yazarken sansür uygulamaya başlıyorsunuz. Vallahi bu zamanda gazetecilik yapmak zor, ateşten gömlek giymek gibi bir şey.
*
Son söz…
Gazete ya da internet site sahipleri. Herkes ekmeğinin derdinde. Kırmazlar, dökmezler, incitmezler. Bu sabahki basın toplantısında da KSÜ Rektörü sayın Niyazi Can bu gerçeği dile getirdi ve yerel basına övgüler yağdırdı.
Sadece işlerini yaparlar.
Tüm meslektaşlarımı seviyor, onlara başarılar diliyorum.