Senelerdir bir 'lider' lafıdır uzayıp gider. Tarifini yap desen, her kafadan farklı ses çıkacak. Herkes kendi meşrebine, tuttuğu takıma göre bir lider tarifi yapacak. Sanki yemek tarifi yapar gibi.
Siyasete bakalım. Bir kere, kavram cilalamakta üstümüze yok. Lider olmak bu kadar kolay mı sonra? Bir sayın Recep Tayyip Erdoğan kolay mı yetişti. Ama lider. Kitleyi peşinden sürükleyebiliyor, hadi dese yüz binleri alana toplayabiliyor, yürümesi bile asalet kokarken, üstelik de yol ve kadar arkadaşları körü körüne değil, inanarak, severek, gönül vererek biat ediyorlarsa, lider odur.
Bakın CHP'ye ve MHP'ye, 1 Kasım seçimlerinde yenilgi aldılar diye, daha şimdiden lider kavgasına tutuştular. Yeni lider arayışı içine girdiler. Oysa AK Parti de 7 Haziran seçimlerinde belenmedik oranda oy aldı, yenilgi tattı, ama içerdeki kavga, içerdeki tartışma dışarıya, komşuya sızmadı ve kimse de yeni lider arayışına girmedi. Liderine sahip çıktı.
MHP ve CHP'deki aile kavgası, bırakın karşı komşuyu, mahalleye, sonra da şehre sıçradı. Maşallah duymayan kalmadı. Niye, samimiyet yok, inanç yok, kararlılık yok. Davaya ehemmiyet yok!
Ülkede seksen tane parti ve başlarında genel başkan var. Şimdi kalkıp onlara 'lider' dersem, herkes bana ağzıyla değil, başka tarafı ile güler. Oy verin veya vermeyin sizin bileceğiniz iş, gerçek lider sayın Erdoğan'dır.
*
Bugün 10 Kasım mesela... Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk'ün ölüm yıldönümü. Bir kere daha rahmet ve minnetle anıyorum. Liderdi. Tartışmasızdı. Dereyi geçen ya da dağın yamacındaki askerlere komuta edenler 'lider' ünvanı ile değil, manga komutanı, tabur komutanı olarak anılırlar. Şüphesiz hepsi de başımızın tacı ama savaşların, harplerin, zaferlerin gerçek lideri Mustafa Kemal idi.
*
Sözü dinlenen, kararlarının altına itiraz edilmeden onay verilen, tarih, insan ve kadro belirlemede fikri sorulan, belirleyici ve sonsözü söyleyici özelliği olan kimdir derseniz, tartışmasız Büyükşehir Belediye Başkanı sayın Fatih Erkoç'u gösteririm size. O, ne derse o...
Hadi biraz yazının içeriğini genişletelim. Mehmet Balduk örneğin. Liderdi.
Kentin tek holding sahibi sayın Hanefi Öksüz bir lider. Gönüllere nakış nakış işlenmiş.
Ticaret Borsası Başkanı sayın A. Duran Balsuyu'nun liderliğini kim tartışabilir?
KASİAD Başkanı sayın Ali Arpasatan'dan daha mükemmel lider bulabilir misiniz?
OSB Başkanı sayın Abdullah Çinkay örneğin. Adamın hası, katkısız lider.
TSO Başkanı Kemal Karaküçük'ü zaten ayrı tutuyorum. O tartışmasız lider. Bana göre, bu şehirde üreten, istihdam sağlayan, kentteki işsizliği yok eden, sosyal patlamaların yaşanmaması içini canhıraş çalışan tüm işadamlarımız liderdir. Allah onların yokluğunu vermesin.
Sakın Abdulkadir Kurtul'u unuttuğumu sanmayın! Sayın Kurtul, her zaman gönüllerde. Unutulmaz, vazgeçilmez, ayrıcalıklı...
*
Yerele bakalım... Mahir Ünal diyoruz örneğin. Aslında sık-sık sayın Ünal'dan bahsetmemiz, onu her hükümet kurulma aşamasında bakan olarak görme hevesimiz bilmiyorum biraz abartılı mı oluyor da, lakin sayın Ünal lider kardeşim. Her açıdan...
Yine diyorum, tek çiçekle yaz gelmiyor. Bizler Mahir Ünal'ların sayısını artırmalıyız. Bir değil, birkaç Ünal'ın varlığı, bize bakanlık da getirir, hizmetlerin şehrimize su gibi akışını da sağlar, Maraş'ı da uçurmaya kâfi gelir. Yeter ki kıymetlerini bilelim.
Yeter ki...
*
Son söz; sözle lider olunmuyor. Sadece parti kongresi kazanmışa, sadece her sahneye çıkana lider dersek, gerçek liderlere ayıp etmiş oluruz. Sayın Erdoğan alınır sonra...
Not: Yakında sayın Cumhurbaşkanımıza yazacağım mektup, yine bu sütunda olacak, beni takip edin!