Fıkra bu ya, fare şarap fıçısının içine düşmüş, 'aman, yaman, kurtarın beni!' diye bağırırken, fıçının başında bir kedi. Fare yalvarmış, 'Kedi kardeş, ne olur beni kurtar!'
Kedi kurnaz, bıyıklarını burarak, 'Get lan, senin en büyük düşmanın benim. Kurtarsam bile seni yerim' demiş. Şarap fıçısının içinde boğulmamak için çırpınan fare, 'Gözünü sevem, tek kurtar da, senin kursağına yem olayım, söz!' diye garanti vermiş.
Av lezzetli olunca, kedi bin bir zorlukla fareyi şarap fıçısının içinden çıkartmış, tam lokmayı ağzına atacakken, fare bir kolayını bulup kedinin elinden kaçmış ve bir deliğe sığınmış. Kedi arkasından seğirtmiş ama nafile. Deliğe burnunu dayamış; 'Yahu fare kardeş, seni kurtardım, bana söz vermiştin, seni yiyecektim. Bu mu senin sözün?' deyince fare bıyık altından sırıtmış, 'Kusura bakma kedi kardeş, söz verirken sarhoştum!' demiş.
Siz siz olun, verilen her söze inanmayın, kendinizi avutmayın!