Oysa biz rektör ismi önermedik. Ahmet mi, Mehmet mi diye sormadık. Hâlihazırda, 13 adayın olduğunu, bunlardan en çok kime şans tanıdıklarını öğrenmek istedik, ilk sıraya Sami Özgül oturdu. Büromuz Üniversite Bahçelievler Kampüsü yakınında olduğu için, mevcut rektör Prof. Dr. Fatih Karaaslan’ın da adaylar arasında olduğunu ifade ederek, bir karne notu istedik. Öğrencilerden de… Sayın Karaaslan’ın yakışan bir isim olduğunu söyleyen de çıkmadı değil.
Ancak birçok öğrenci bu soruya cevap vermemeyi tercih ettiler, kayıtsız gibi davrandılar, ne olur ne olmaz endişesi içinde, pek de umursamaz tavırlar takındılar. Oysa içinden bir şeyler geçiyordu, ancak bunu açık açık ifadeden çekindiler.
*
Sami Özgül, sağlık camiasınca yakından tanınan bir isim. Sadece sağlık camiası değil, yerel medyada, çevre üniversitelerde bildik bir isim. Daha açık ifadeyle, dünyanın tanıdığı bir akademisyen. Harika bir kardiyolog. Üstelik de Maraş’ın öz evladı. Kime sorsanız tanır, bilir.
Hal böyle olunca, şimdilik 13 aday var deniliyor da, biz mevcut rektör Fatih Karaaslan ile aday Sami Özgül dışında hiçbirini tanımıyoruz. Bizim tanımadığımızı, Maraş halkı hiç bilmez. Adayım diyenler, sahaya çıkmaya korkan korkaklar, ürkekler, cesaretsizler, belki sağda solda kulis yapıyorlardır ama kendine hayrı olmayanların üniversiteye ne gibi hayrı, katkısı olur diye insan düşünmeden de yapamıyor.
Kendine, şehrine ve kentin en büyük eğitim-öğretim kurumuna yabancı adayların neyin peşinde olduklarını da çözebilmiş değilim.
*
Adayların hepsi de kuşkusuz mükemmel insanlar. Onların da yüreği hizmet için atıyordur eminim. Kim layıksa, kim KSÜ’yü zirveye taşıyacaksa, Rabbim ona hayırlı eylesin! Ancak, velakin, aslında, kısaca, mamafih, binaenaleyh, velhasılı kelam, hülasa… Ve amma…
Bu seçim, gayretinden ve iyi niyetinden kuşku duymadığımız sayın Karaaslan ile kentin tarihini, kokusunu ve dokusunu en iyi bilen isimlerden biri olan sayın Özgül arasında gider, gelir. Tabi asıl kararı YÖK ve sayın Cumhurbaşkanı verecek.
Bize çay içmek düşüyor!