Tabi şu referandum nihayete ersin, coşkun akan seller yerini durgunluğa bıraksın, yorgun diller susuversin, söyleyecek sözü kalmayanlar köşelerine çekilsin, ‘of be, ne yorulduk amma..’ deyip bir yorgunluk kahvesi içsinler, ortalıkta ne toz kalır, ne duman…
Çünkü daha referanduma 3 hafta varken bile, iktidar olsun, muhalefet kanadı olsun fark etmez, hep aynı cümleler, aynı iddialar, aynı salvolar, aynı ithamlar, aynı suçlamalar, aynı siyaset modu…
Çarşı Pazar kalabalık tabi. Kültür merkezlerinde yer yok. En çok da gazeteci arkadaşlarımız yorulmuştur. Haber kovalamaktan bitap düşseler de, neticede işlerini yapıyorlar. Ama siyasiler daha çok koşturmaca peşinde…
*
Maşallah siyasiler dur durak bilmiyorlar. Hiç gidilmeyen köy, mezra, ilçe, kahve, çayhane kalmıyor, kendini Fatih’in İstanbul’u fethettiği yaşta zanneden siyasiler, kahramanca açıklamalarda bulunup vatandaşın gönlünde taht kuruyorlar.
X veya Y, olmadı Z partisi…
Zaten gazeteler ve internet siteleri, maşallah ve inşallah siyasi haberlerden geçilmiyor. Eh, siyasi yazı ve yorumlar kadar haberler de en çok okunan tıklanan kıvamında olunca, vatandaşın da keyfi yerinde ya da morali bozuk fark etmiyor, tıklıyor, ya beğeniyor, ya nefretini kusuyor.
Kısmetinde kim varsa artık.
*
Bakanlar gelip gidiyor, milletvekilleri kendi şehirlerine çadır kurdu neredeyse, en küçük yerleşimi birimleri bile bir anda cazibe merkezi haline geliyor, vatandaşın hal hatırı sorulup, evet ya da hayır yönünde telkinler başlıyor akabinde.
Belediye başkanlarının zaten makamlarına uğradıkları yok. Akşama doğru, yorgunluktan zaman bulabilirlerse bir kahve-çay içimi birikmiş imzalara, dosyalara vakit ayırabiliyorlar.
Evi barkı unuttular çoktan.
*
Üç hafta sonra dananın kuyruğu kopacak, sesler kesilecek, çevre kirliliği nihayet bulacak, söyleyecek sözü çoktan bitenlerin sesleri kısıldığı için hemen doktora gidip, ses tellerinden şikâyetini dile getirip, aman doktor diyecekler.
Evli evine, köylü köyüne… Sonra siyaset merkeze çekilir.
Ankara’ya. Çankaya veya Beştepe’ye…
Yine diyorum, jarjı hiç itmeyen telefon gibiler maşallah ve inşallah. Konuş Allah konuş, gez babam gez!
Allah yardımcıları olsun, hepsinin de gönlüne göre versin!