Zaten Başbakan Sayın Davutoğlu da aynı görüşte, düşüncede. Eh, neticede aklın yolu bir.
İçinde demokrasi olan, özgürlük olan bir anayasa da bu ülkeye lazım. Bunu da hayata geçirecek olan mevcut iktidar. Zira iktidarların vatandaşı rahat ettirmek, huzurunu ve geleceğini muhafaza altına almak, ekonomik ve sosyal güvencesini temin etmek için vardır. Bu nedenle de iktidarın çabası, ki buna barış sürecini de eklediğinizde, ortaya konan performans, iyi sinyaller veriyor.
Özellikle dış güçlerin taşeronluğunu yapan paralel yapı, artık bu ülkenin gündeminden çıkmalıdır. Zira ülkeye verdiği zararın boyutu, miktarı ve haddini aşan operasyonları insanları endişeye sevk ediyor.
*
Gazeteciler bu sürecin neresinde yer almalı. Gazeteci iktidarın mı davulunu mu çalmalı, muhalefet etmeyi ilke mi edinmeli, doğruların mı yanında olmalı, objektif ve net duruş sergilemeye inat, tarafını ve safını belli mi etmeli?
Bir kere, varlığını bir partinin iktidarına bağlayana gazeteci denmez.
Bunu bir tarafa yazın!
Bu nitelikte olanlar da mahallenin soytarısı veya dalkavukluk kontenjanında yer bulurlar ki, halkın gönlünde yer edinmeleri mümkün değildir. Üstelik bir gazeteci, yazar halktan oy istemez. İstemez, çünkü gazetecinin partisi olmaz.
Bu yüzden de halkın çoğunluğunun siyasi tercihlerine göre eğilip bükülmez, başı kıçı oynamaz. Çünkü halkın tercihlerinin tarafı değildir gazeteci. Çünkü zaman göstermiştir ki, taraf olan bertaraf olur.
*
Bu ülkenin, bu insanların huzura, barışa ihtiyacı var. Bunu tesis edecek olan da mevcut iktidardır. Partinin teşkilatları, yerelde belediye başkanları, milletvekilleri ve bakanları, ilave yapacak olursak basın da bu çorbada tuz olmayı erdem saymalıdır.
Bizim bizden başka dostumuz yok. Bu topraklarda yaşayan herkesin bu ülkeye borcu vardır.
Ülkenin geleceğini dış güçlerin maşası haline gelen paralelcilerin eline bırakmamak için, herkes sağduyulu olmalı, basiretli hareket etmeli, ülkenin milli ve manevi değerlerine sahip çıkarak, başarı için, umut için, kaygısız ve huzurlu bir ülke için yüreğini ortaya koyan her kim ise, onun yanında yer almalıdır.
Açık açık!