Kafanız mı keldi, boyunuz mu kısaydı, aklınız mı yoktu? Ulufe gibi dağıtılırken siz neredeydiniz a iki gözüm! Tabi ki size sözüm!
Açık ve net, belediye meclis üyeleri listesinden kimse hoşnut değil. Herkesin canı burnunda. Özellikle gerçek partililer. Hadi parti ismini de veriyorum, belki her partide yaşanan senaryolar, tiyatrolar, belgeseller aynıdır ama AK Partide bu işler ayyuka çıktı, bazıları da işin cılkını çıkarttılar, işi çok ettiler.
Ahbap çavuş ilişkileri bir kere daha devreye girdi.
Senin adamın-benim adamım modu bir kere daha işler hale getirildi.
Kariyerine, çapına, kareköküne ve özgül ağırlığına bakılmadan, dağda davarı bırakın geleni belediye meclis üyesi listesine aldılar.
Tamam, onlar da bizim insanımız, bizim gerçeklerimiz ama bu kadar da rezilliğe prim vermeyecektiniz.
İnsan kılığındaki hırsızları, sabıkalıları listeye koydunuz da, gerçekten akil adam pozisyonundaki kimseleri görmezden geldiniz, kıçınızı sildiğiniz peçete gibi kapının önüne bıraktınız.
Hani dava, hani siyasi ahlak, hani etik kurallar, hani millilik ve yerlilik…
*
Kimse yolsuzluklarla uğraşmıyor.
Kimse davaya sadakat göstermiyor.
Kimse yerli ve millilik ruhundan kendini sarfınazar ettiği için sakıncalı hale gelenleri listeye almayalım demiyor.
Kimse kral çıplak diyemiyor.
Kimse ‘yel değirmenlerine karşı da savaş ilan ederim!’ cesaretini göstermiyor.
Herkes, bana değmeyen yılan bin yaşasın derdinde. Eh, gemiyi kurtarana da kaptan diyorlar nasıl olsa, biraz da rant, biraz da oğlana, kıza, damada-geline iş, oh gel keyfim gel…
Ne vatanından, ne Sakarya’sından, ne milletinden söz ediyorsun sen!
Memleket hırsız kaynıyor birader!
*
Yamuğu olan, hırsızlıkları ayyuka çıkanları görevden almak yerine, belediye başkanlarının yamukluklarını ortaya çıkaranları dışlıyorlar günümüzde.
Bir de diyorlar ki, liyakata, ehliyete önem verdik.
Yahu, kimi kandırıyorsunuz siz Allah aşkına. Karşınızda çocuk mu var? Bizi aptal mı bellediniz, alnımızda keriz yazıyor mu, bir bakın hele…
Ne yazık ki, üzülerek yazıyorum ki, belediye meclisleri tanıdıklara paye dağıtılacak yer haline geldi. Artık millet bu kanaate vardı. Memleketi düşünen yok. Parmak kaldır, parmak indir, daha meclisteki metin okunmadan ‘tamam’ de, sevsinler senin vatanseverliğini, memleket severliğini…
İtiraz yok, tepki yok, fikir yok, öneri yok, arkadaş kim? Ha o mu, meclis üyesi amcası…
*
Yahu bırakın bizi kandırmayı, saf ve aptal yerine koymayı. Mezarlık alanını bile akaryakıt istasyonu olarak başkalarına peşkeş çektikten sonra, diyecek kelime bulamıyorum.
Tek söz söylüyorum, Allah sizi ıslah etsin ve bildiği gibi yapsın!
Ah ulan, ah!!
Şöyle param olsun, bir dakika durmam bu şehirde. Gider İngiltere’den alırım villa, krallar gibi yaşarım valla!!!
O parasızlığın gözü kör olsun!!!