Dilerseniz önce 2. Uluslararası Türkoğlu Avasım Türk Oyunları Festivaline değinmek istiyorum.
Sayın Osman Okumuş, sıra dışı bir yerel yönetici. Hizmette sınır tanımayan yanı ve kimliği ile büyükşehirle birlikte başkanlığını yaptığı beldesi Beyoğlu mahalleye dönüşünce, kapağı attı demek yanlış olur, hedefi büyük ve çıtayı yüksek tutmuş olmalı ki, Türkoğlu İlçe Belediye Başkanı olduğunda herkesin aklından geçen şuydu, “Osman Okumuş’a yakışır. Hizmet etmeyi seven bir insan. Kişisel becerilerini de ortaya koyarak, ilçeyi abad eder. Büyükşehir belediye başkanı Fatih Mehmet Erkoç ile el ele, omuz omuza verdiğinde, onu tutabilmek mümkün değil” diyenlerin sayısı o kadar fazla oldu ki, uzatmaya değmez.
Bir başka not daha düşeyim, bir başkası gelse dışarıdan, Osman Okumuş’u ilk kez görse, onun bir yerel yönetici değil de, halktan biri, sade vatandaş, bir ağabey, bir baba olduğu hissine kapılır. Çünkü o mütevazı yaşamı, mütevazı başkanlığı ile halkın gönlünde taht kurmayı başarmış bir insan.
Alçakgönüllü, tevazu sahibi, kalender… Herkeste olması gereken hasletler ama sevgili Okumuş’ta biraz daha fazla…
*
Bu festival için Türki cumhuriyetlerinden olduğu kadar uzak ve yakındoğu birçok ülkeden misafirler de katılmıştı etkinliğe.
Sadece ilçemiz Türkoğlu için değil, kentimiz ve ülkemiz için de bir kazanım, bir şans ve fı4rsat olduğuna inandığımız beyefendi kişilik Kaymakam sayın Serdar Kartal, Başkan Okumuş ile el ele vererek, ilçe için ellerini taşın altına koydular, bürokrat yerel yönetici işbirliğinin en güzel örneğini sergileyerek, ilçeyi uluslararası platforma taşıdılar, Allah izin verirse de taşımaya devam edecekler görünüyor.
*
Üç gün süren festivalde renkli görüntüler, isimler vardı. Sadece Türkoğlu hallkı değil, festival için çevreden gelenler, yabancı kültür ve sanat adamlarıyla, yarışmacılarla fotoğraf çektirebilmek için yarışa girerlerken, Osman Okumuş’un yüzünde güller açıyordu.
Görüyordu halkın ilgisini…
Farkındaydı insanların böyle bir etkinliğe ihtiyacı olduğunu…
Biliyordu bu tür sosyal, kültürel ve toplumsal etkinliklerin arz talep meselesi olduğunu…
Bir susamışlığın, bir açlığın farkındaydı aslında…
“Dur!” dedi. “Şu Türkoğlu halkına değil yalnız, Kahramanmaraş sınırları içinde yaşayan insanlarımız değil sadece, çevre illerden gelenler de sosyal belediyecilik nasıl yapılırmış görsünler!” diye düşünmüş olmalı ki, çok kapsamlı, mükemmel organize edilmiş bir festivalin altından başarı ile kalkmayı başardı.
*
Bazı etkinlikleri, bazı sosyal hizmetleri hayata geçirebilmek her babayiğidin harcı değil.
Ancak mesele Osman Okumuş olunca, mesele Türkoğlu olunca, mesele Serdar Kartal olunca, işin rengi değişiyor.