Ruslar ve zalim Esed'in askerleri hemen burnumuzun dibindeki Bayırbucak Türkmenlerine amansızca saldırıyor, sivil insanları katlediyor ve dünya da seyirci kalır, kimsenin yardım için ruhu bile duymaz, kimse kılını kıpırdatmazken, Kahramanmaraş Ülkü Ocaklarının yardım malzemesi göndermesi, doğrusu bizleri sevindirdi.
Kimse kusura bakmasın!
Birçok zenginimiz var. Fabrikalarımız, işletmelerimiz. Allah için birinden böyle bir yardım tır'ı - kamyonu gönderdiklerine dair küçük bir haber, bir ışıltı, bir ses duymadık.
Oysa sınırlı imkanları olan bir avuç ülkücü gençlik, Kahramanmaraşlı kardeşlerim, büyük markalara, anlı şanlı firmalara, parasının hesabını bilemeyenlere inat ve kapak olacak hareketle, Bayırbucak Türkmenleri yalnız bırakmadılar.
*
Kendileri sıcak evlerinde, aileleri ile sıcak çorbalarını içerlerken, Ülkü Ocakları şu soğuk havada, insanlıktan ve İslamiyet'ten nasibini almamış dürzülere karşı inanılmaz bir mücadele örneği sergileyen soydaşlarının acılarını paylaşmak, onlara bir parça da olsa yardımda bulunmak için gece gündüz çalıştılar.
Bu yürekli, bu anlamlı, bu insancıl davranışı sergileyen Sağlık Sen'i ve onun yiğit başkanı Bünyamin Mutlu Demirci ve arkadaşlarını da unutmadım tabi. Gıda, ilaç, giyim yardımından oluşan tırı göndermenin, o insanların yaralarına merhem olmanın sevincini yaşadılar.
Bünyamin Mutlu Demirci Başkan ve yönetim kurulu üyeleri arkadaşlarına helal olsun!
*
Siyasi partiler...
Lafa gelince Bayırbucak Türkmenlerinin yanında olduklarını söylerler. Ancak şu ana kadar Allah için bir yardım gayretlerini duymadık, görmedik, şahit olmadık. Orada, soğuk günlerde düşmana karşı onur mücadelesi veren insanları düşündüklerini söyleyen, bunu kendilerine siyasi malzeme yapanlar, Kahramanmaraş Ülkü Ocaklarını, onun yiğit başkanı Mesut Kaplan ve yüreği zengin, insan evlatlarından oluşan Ülkücü gençleri örnek alsalar iyi ederler.
Belki de ders alırlar da utanırlar!
Ruslar ve zalim Esed'in askerleri hemen burnumuzun dibindeki Bayırbucak Türkmenlerine amansızca saldırıyor, sivil insanları katlediyor ve dünya da seyirci kalır, kimsenin yardım için ruhu bile duymaz, kimse kılını kıpırdatmazken, Kahramanmaraş Ülkü Ocaklarının yardım malzemesi göndermesi, doğrusu bizleri sevindirdi.
Kimse kusura bakmasın!
Birçok zenginimiz var. Fabrikalarımız, işletmelerimiz. Allah için birinden böyle bir yardım tır'ı - kamyonu gönderdiklerine dair küçük bir haber, bir ışıltı, bir ses duymadık.
Oysa sınırlı imkanları olan bir avuç ülkücü gençlik, Kahramanmaraşlı kardeşlerim, büyük markalara, anlı şanlı firmalara, parasının hesabını bilemeyenlere inat ve kapak olacak hareketle, Bayırbucak Türkmenleri yalnız bırakmadılar.
*
Kendileri sıcak evlerinde, aileleri ile sıcak çorbalarını içerlerken, Ülkü Ocakları şu soğuk havada, insanlıktan ve İslamiyet'ten nasibini almamış dürzülere karşı inanılmaz bir mücadele örneği sergileyen soydaşlarının acılarını paylaşmak, onlara bir parça da olsa yardımda bulunmak için gece gündüz çalıştılar.
Bu yürekli, bu anlamlı, bu insancıl davranışı sergileyen Sağlık Sen'i ve onun yiğit başkanı Bünyamin Mutlu Demirci ve arkadaşlarını da unutmadım tabi. Gıda, ilaç, giyim yardımından oluşan tırı göndermenin, o insanların yaralarına merhem olmanın sevincini yaşadılar.
Bünyamin Mutlu Demirci Başkan ve yönetim kurulu üyeleri arkadaşlarına helal olsun!
*
Siyasi partiler...
Lafa gelince Bayırbucak Türkmenlerinin yanında olduklarını söylerler. Ancak şu ana kadar Allah için bir yardım gayretlerini duymadık, görmedik, şahit olmadık. Orada, soğuk günlerde düşmana karşı onur mücadelesi veren insanları düşündüklerini söyleyen, bunu kendilerine siyasi malzeme yapanlar, Kahramanmaraş Ülkü Ocaklarını, onun yiğit başkanı Mesut Kaplan ve yüreği zengin, insan evlatlarından oluşan Ülkücü gençleri örnek alsalar iyi ederler.
Belki de ders alırlar da utanırlar!