Yani milletvekili Uğur Dilipak’ın en yakını.
Bomba gibi bir açıklamada bulunmuş, öncelikle siyasileri, sivil toplum kuruluş önderlerini, zenginleri, işadamlarını ve bürokratları uyarmış, şeytanın her zaman kadın, içki ve kumarla gelmeyeceğini söylemiş.
1 Ocak tarihli Yeni Yüzyıl gazetesinde okudum haberi.
Hayırdır dedik, düğün değil bayram değil, sevgili Dilipak bu insanları neden öptü.
İlginç şeyler yazmış ve devam etmiş; “Bu tipler iktidar çevrelerinde de var, muhalefet çevrelerinde de… Yurt dışına giden bazı politikacıların işret âlemlerinin kasetleri de gün gelir, söz dinlemedikleri bir gün birileri üzerinden deşifre edilir.” diye yazması, bu kişilerin kim olduğu konusunda merak uyandırmış.
Allah Allah, durdur yerde sayın Dilipak bunları neden yazdı acaba? İnsanın aklına çeşit çeşit sorular geliyor.
Acaba yazdığı tipler, işret âlemcileri (âlemci, seks delisi) içinde bizim Maraş’tan da tanıdığımız kimseler var mı?
Tövbe, tövbe!
*
Kendini uyanık, akıllı ve zeki sanan bazıları, yediği hurmaların, kırdığı cevizlerin başkalarının bilmediğini, kimsenin duymadığını sanıyor.
Oysa sağır sultan duydu. İsterseniz sözü yine Dilipak’a bırakalım; “… Yarın, gün gün gelir, o dışarıda bekleyen sivil, resmi korumalar konuşur, tehditler, şantajlar sizi de, ailenizi de perişan eder. O insanların da hayatlarını karartırsınız. Bu tipler, iktidar çevrelerinde de var, muhalefet kanadında da… Yurtdışına giden bazı politikacıların işret âlemlerinin kasetleri de gün gelir, söz dinlemedikleri bir gün birileri üzerinden deşifre edilir.”
Sayın Dilipak’a bir hatırlatmada bulunmak isterim, o tiplerin bir bölümü bizde de var. Ama bunlar yurtdışına gitmek yerine, o haltları burada karıştırıyorlar.
Kasetler, videolar konuşuluyor. Tarkan’’ın, Emel Sayın’ın, Kıvırcık Ali’nin, Ferdi Tayfur’un vs…
Bu tiplerin otelleri, günah evleri olur, birileri de onların bilmem neciliğini yapar. Onların da kim olduğunu biliyor insanlar.
Giren-çıkan kayıt altında, kasetler-videolar da gün yüzünde iken, kimlerin olduğu konusunda herkesin dilindeki isimler aynı.
*
Şeytan azapta gerek! Ve şeytanın her zaman kadın, içki ve kumarla gelmeyeceğini yazmış Dilipak. Şeytan bazen makam, bazen para, bazen fon kaynaklı kredi, (ucuz ya da bedava tarafından) bazen de birilerini susturmak adına alınan otomobil ve ev…
Bu kredilerin, arabaların, evlerin ve âlemlerin arkasında, içinde kim varsa, Allah onları ıslah etsin!
Bu yazı, basını ciddiye (gaale) almayanlara da kapak olsun!
NOT: Bu yazının devamı tabi ki olacak.